Jump to content

Su Dizel Yakıta Çevrilir mi? - Audi Başardık Diyor


Mehmet Özdemir
 Paylaş

Tavsiye Edilen Mesajlar

Alman otomobil devi Audi, sıfır karbon ayak izi bırakan (ve dolayısıyla doğaya hiç yük bindirmeyen) yakıt ürettiklerini iddia ediyor.

 

Firma, bir sonraki hedeflerinin bu üretimi büyük ölçekli olarak gerçekleştirmek için çalışmalara başlamak olduğunu belirtti.

 

Audi aslında otomobilin (ya da belki içten yanmalı motorun) icadından beri hayalini kurulan bir şeyi gerçekleştirdiğini duyurdu. Söz konusu teknolojik gelişme belki de otomotiv sektörünün geleceğini kökten değiştirebilecek türden. Öyle ki, geleceğin çevre dostu çözümü olarak görülen elektrikli otomobiller bile bu durumdan etkilenebilirler.

 

Audi, su, CO2 ve yenilenebilir enerji kullanarak nasıl yakıt üretiyor?

 

İşlem basitçe şu şekilde anlatılabilir: Su yüksek derecede elektroliz ile hidrojen ve oksijene ayrıştırılıyor. Daha sonra bu ayrıştırmadan elde edilen hidrojen, CO2 ile tepkimeye sokulup bir tür ham petrol elde ediliyor. Akabinde bu ham petrol türevi rafine edilerek dizel yakıt elde ediliyor. Bütün bu süreçte yenilenebilir enerji kullanılarak CO2 emisyonunun üretim zincirinde bir noktadan diğerine kaydırılmasının önüne geçilip, tamamen yok ediliyor.

 

Konuyu anlatan infografik Audi’nin internet sitesinde yayınlanmış ve süreci görsel olarak anlatıyor.

 

audi-su-yakit.jpg

 

Bu sürecin maliyetler açısından ne kadar efektif olduğu konusunda bir fikrimiz yok ama gelecekte daha sıklıkla duyacağımız bir teknoloji olduğu kesin. Tesla gibi elektrikli araçların popülaritesini azaltacak kadar fiyat avantajı ve çevre duyarlılığı sağlar mı belirsiz ama ilginç olduğu kesin.

 

Kaynak: Kafakutu

  • Beğen 2
Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

Sudan hidrojen ve oksijen üretmek her zaman maliyetli olmuştur. Buna bir de diğer çevirimler eklenince maliyet daha da artacaktır . Benzin kadar ucuza mal olmadıkça AR-GE ve fantezinden öteye zor geçer gibi geliyor bana

Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

Böyle bir şey olsun bizim ülkede suya zam yapıp üstüne %50 vergi koymazlarsa adam değilim.

Suyu aracın depoya koyup gitmesi sağlansa dediğin kesin olurdu ama burada ortada son ürün olarak hala dizel Yakıt mevcut. Ondan da zaten yeterince vergi alınıyor :D

Bugün sakin kafa ile bir daha baktım, hakikaten ilginç bir sistem olmuş. CO2 nin toplanması-suyun ayrıştırılması-CO2 ile Hidrojenin birleştirilerek hidro-karbonun oluşturulması şeklinde 3 aşama var.

En teknik kısım sanırım son aşama olur. Var mı içimizde kimyager, bu iş ne kadar kolaydır, zordur açıklayabilecek , merak ettim

Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

Anlatıldığına göre yeşil bir elektrik kaynağından gelen elektrik ile h2o elektrolize edilerek o2 doğaya, hidrojen ise sonraki adım için ayrılıyormuş. filtrelerle tutulan karbondioksit ve elektrolizden gelen hidrojenle karmaşık hidrokarbon bileşikleri oluşturulduktan sonra karışım rafineride ayrıştırılarak sülfür ve başka yabancı maddeler olmadan sadece hidrokarbondan oluşan dizel meydana getiriliyormuş. verimliliği yüksek olup %70 civarlarında olan bu yakıtın fiyatı elektrik fiyatlarına bağlı olarak 1-1,5 euro arasında değişecekmiş.

Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

Tamam, 1.5 Euro 4.5 tl eder. Vergilerle 12TL civarına alırız. Önümüzdeki petrol krizine kadar bu bir alternatif değil. O zamana kadar efektif bir batarya üretilmezse elektrikli araçlara alternatif olabilir. 

Paylaşım için teşekkürler. 

Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

başlangıç için bu da bir şey. Son ürün olarak mazot üretse de kısıtlı petrol kaynağından kurtulmak için bir adım. Burada benim merak ettiğim tatlı su mu, tuzlu su mu kullanılmış? yoksa su sıkıntısına yeni kalemler eklenir.

Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

Konuyu detaylı araştırmadım ama suyu elektroliz etmek için tatlı-tuzlu ayrımı yok. Zaten suyun iletken olması lazım elektroliz edilebilmesi için. Yani tatlı suya da daha doğrusu saf suya da elektrolitler (en basitinden mutfak tuzu) eklenerek iletkenlik sağlanır. Tatlı suda da mineraller vs. bulunduğundan az da olsa iletkendir, o yüzden elektrik tesisatlarını içme sularından koruyoruz.

 

Deniz suyu kullanılabilir yani bu sistemde. Ancak benzer düşünceler deniz suyunu içilebilir hale getirme amacıyla düşünülse de elektrik maliyeti yüksekliğinden dolayı anlamsız olmakta, o yüzden filtre sismtemleriyle uğraşılmakta. 

Normal petrolün maliyetinden daha ucuza çekilebilen bir sistem olmadıkça ya da petrol kaynakları tükenmedikçe bunu aktif uygulamalarda göremeyiz. Olay daha çok "biz über teknolojilerle uğraşıyoruz" reklamı. Özetle Tesla döver :D

  • Beğen 3
Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

 Paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...