Lider Tablosu

Aktif Hava Kelebeği, 3. Nesil Mazda 3 lerde gerektiğinde motoru soğutmak, çabuk ısınmasını sağlamak ve aerodinamiği arttırmak için kullanılır . .Aktif Hava Kelebeği Sistemi SKYACTIV-G ve i-ELOOP bulunan Mazda3 (BM)'de bulunan aktif hava kelebeği sisteminin şu temel fonksiyonları vardır ; Kelebekleri kapalı tutarak motorun ısınma süresini kısaltır ve aşırı motor soğumasını engeller. Bu, yakıt ekonomisinin yaklaşık %1 oranında geliştirilmesine katkıda bulunur. Ön tampon alt ızgaradan giren hava akışı istenmeyen türbülanslara sebep olur ve bu türbülanslar sürüş sırasında araç hava direncini arttırır. Sistem kelebekleri kapatarak motor bölmesine giren hava akışını azaltır ve hava direncinin iyileştirilmesini sağlar. Aktif Hava Kelebeği Açık Aktif Hava Kelebeği Kapalı Araç etrafındaki Hava Akışı Motora Giren Hava Akışı Buna ek olarak, araç sürülürken kelebeği kapatarak ve radyatör içinden geçen hava akışının bir bölümünü engelleyerek, motor daha hızlı ısınır. Bu aynı zamanda yakıt verimliliğini arttırmaya ve kabin kompartımanının konforunu yükseltmeye de katkıda bulunur. Aktif Hava Kelebeğinin Çalışması Aktif hava kelebeği, birden fazla kanattan oluşan, açılıp kapanabilen veya belli bir açıya ayarlanabilen kelebek tasarımındadır. Bu şekilde hava akışı engellenebilir veya radyatöre ve kondansatöre yönlendirilmesi sağlanabilir. Aktif hava kelebeği üç konum için programlanmıştır : 0° (tamamen kapalı) 66° (tamamen kapalı konumdan 66° derece açık 90° (tamamen açık) Aktif Hava Kelebeği Tamamen Açık 90o Aktif Hava Kelebeği Tamamen Kapalı 0o Aktif Hava Kelebeği Açık 66o Kelebek Kanadı Fan Radyatör Kondansatör Aktif Hava Kelebeği Sistemi Sisteme elektrik gelmediğinde sistem tamamen açıktır. Çalışma şartları uygun olduğunda, kelebek kanatları tamamen kapanarak hava direncini iyileştirir ve/veya motor ısınmasını destekler. Daha yüksek bir soğutma performansı gerektiğinde kelebek kanatları 66° konumuna getirilir ve hava akışı sürüş sırasında kondansatöre ve radyatöre yönlendirilir Ana Fonksiyon Aşağıdaki şartların tamamı sağlandığında araç, kelebeği tamamen kapatır: Araç hızı 140 km/s'in altında olduğunda Motor soğutma maddesi sıcaklığı 100°C'den az olduğunda A/C sistemi normal yük altında olduğunda Koruma Fonksiyonu Koruma kontrolü, daha yüksek bir soğutma performansı gerektiğinde kelebekleri 66° konumuna açar. Motor Koruma Fonksiyonu Motor soğutma maddesi sıcaklığı fazla yüksek olduğunda (116° C'nin üzeri) veya motor yağı sıcaklığı aşırı yükseldiğinde, araç, motoru korumak için kelebeği 66° konumuna açar ATF Koruma Fonksiyonu Araç bazı durumlarda da ATF sıcaklığının aşırı yükselmesini engellemek için kelebeği 66° konumuna açar (kontak kapanana kadar). Gaz Kelebeği Koruma Fonksiyonu Hava sıcaklığı çok düşük olduğunda (-5° C den küçük ) motor yağı sıcaklığının hızla artması gaz kelebeğinde buzlanmaya sebep olabilir. Bunun önlemek için sistem kelebeği i 66° konumunda tutar . Bu konuma getirilerek motor yağının sıcaklığının ani artması sonucu krank muhafazası içindeki sıvının buharlaşıp blow-by gaz ile karışıp gaz kelebeğinde tekrar yoğunlaşarak buz oluşmasını engeller.

Oguzhan teşekkür ederim

Gaz beyni konusunda haklısın. Yeterli akışı sağlamıyor üst devirlerde yetersiz kalıyor maalesef. Araç geçen sene bir ara -25lerde çalışmadı. regülatör ve aküyü yenileyip marş dinamosunu komple elden geçirmiştim. o zaman internette bulabildiğim f/p oranı en iyi ürün buydu. Ürün atikerin yeni tip diye adlandırılan regülatörü. Aracın sıkıntısı da miksere giden LPG borusu kıvrılmış yeterli emişi sağlayamayınca ilk çalışmada soğukken sıkıntı çıkarıyormuş şaka gibi. düzelttim çalışmaya başladı.

Daha önce de söylediğim gibi bant falan yok. Bantla hava akışını kapatınca doğal olarak LPG ihtiyacı da azalacak. LPG ciler de LPGyi kıstım diye az yaktığını sanacak ama sürekli dipgaz gezeceğiz çünkü araç gitmeyecek. Açıkken düzgün yapılan ayar güçten taviz vermeden istendiği takdirde giden ama istenildiği takdirde gaza az basarak ekonomi yapmaya uygun ayardır. Her babayiğit yapamaz çünkü üst devirlerde de ince ayar gerektirir. Niye zaten güçsüz olan motorumu daha da kısayım ki? Aracı aldığımda ilk işim o bantları sökmek oldu.

Eğer bujiler değiştiğinde düzeldiyse sıkıntıyı ilk anda başka bir yerde aramak lazım. öncelikle subap ayarı yapılıp ondan sonra avans ayarı yapılması lazım. bunlar parça gerektirmeyen sadece ustanın elemeğiyle yapılan işler. Ustasından ustasına değişmekle birlikte 50 ila 100 tl arası bunlar tutar. Sonra halen devam ediyorsa kompresyon testi yapılır. Eğer kompresyon azsa aracın yağ üfleyip üflemediğine bakılır buradan da kabaca sekmanların sağlıklı çalışıp çalışmadığı anlaşılır. buraya kadar parça ihtiyacı hiç olmadı. Bundan sonrası biraz maliyetli. eğer kompresyon azsa ve sekmanlar kompresyon kaçağı sebebi değilse üstkapak açılır. çatlak kontrolü yapılır. subaplar ve gaydları değişir. subap yatakları alıştırılır. bu aşamalara gelmeden fiyat bilgisi veremem çünkü çok değişken var. ilk söylediklerimi yapıp yeni bir konu açarsanız oradan devam edebiliriz. Yeni buji kablolarım:

unutmazsam bak sanayiye gittiğimde bir honda civic var 90lardan 16 jant takmış ama 17 gibi duruyor ve çok hoş olmuş oda mavi =) fotosunu çeker atarım sana ben bile düşündüm onları

kıdemli abiler daha iyi bilir ama bence sizin aracınız antifiriz değişiminden sonra hava yapmış olabilir. radyator su eksilttiği zaman bir kaç kez suyu tamamladıktan sonra normale döneceğini düşünüyorum.hava olduğu için suyu depoya itiyor olabilir.

Akü zaten aracın üstünde gelen akü. Değişim vakti gelmiş demek ki. İlk ondan başlayalım denemeye.

Yeni arabalarda çok daha belirgin olur akünün etkileri.

Son hali

Merhabalar tekrar, bir arkadaş daha önceki mesajda bahsettiğim araçların artılarını eksilerini sormuş, bir kullanıcı olarak bana göre artı ve eksilerini sayayım; Ford Focus (2004 collection) - Hatchback modeliydi, tipi, duruşu on numaraydı diyebilirim, hala yanımdan bir hactback focus geçerken bakarım. İç dizaynda modeline göre çok akıcı yenilikçiydi, bana ciddi hiçbir problem çıkarmadı, yol tutuşu ve uzun yoldaki stabilesi çok iyiydi. Ancak motor sesi ve bazı tıkırtılar içeriden duyuluyordu ve bu rahatsız ediyordu. Birde dikkat ettiğim bir husus ön kapılarda tokluk hissi yoktu. Sanki kapatınca metal metale vuruyormuş gibi tak tuk gibi ses geliyordu ki çok sinir bozucuydu. Bu aracımdan sonra daha iyi olduğunu düşündüğüm 2005 corolla hatchback modeline geçiş yaptım. 2005 corolla terra hatchback - Aracın iç dizaynı focus kadar hoşuma gitmedi ancak iç mekanda kalite hissi yoğundu, optitron göstergeler okunaklı ve bir o kadar havalıydı. Kapılarda tokluk hissi vardı, ne kadar hızlı kapatırsan kapat rahatsız etmiyordu. İçte tıkırdı focusa göre daha azdı, ancak hayret verecek şekilde yüksek hızda motor sesi çok geliyordu, 130-140 km hıza çıkarsan başının ağrımaması imkansız gibiydi, uzun yolda gitmek bu nedenle zevkli değildi, focusta bu kadar hissetmiyordum.Ancak corollanın motoru daha seriydi ve tartışmasız daha iyiydi. Corollayı satacağımı düşünmemişken, bir olay nedeniyle corollayıda satıp 2006 C4 dizel aldım. - Citroen C4 hdi sx-pk - Bende çok kısa bir süre kaldı 1 ay kadar, beni arabadan soğutan tek araç diyebilirim, ilk arabam 1994 model hyundai excelden bile daha çok memnun kalmıştım. Araç dizel olduğu için aracın gidişine diyecek laf yoktu, hız hissini ilk defa bu kadar yoğun yaşatan bir arabaydı, bu anlamda focus ve corolladan çok üstündü diyebilirim, sol şeritte araba bırakmıyordu. Yokuşları tırmanmak çok zevkiydi, bazen sizde hissedersiniz, yokuş çıkmak benzini araçla tam bir eziyete dönüşür, sanki arabayı siz sırtlayıp gidiyormuşsunuz hissi verir. c4 dizel olduğu için motor anlamında beni çok etkiledi ancakkkkk, arabanın iç dizaynı oldukça yenilikçiydi ancak benim hoşuma gitmedi,oraya buraya saklama bölmeleri koymuşlar irili ufaklı, ancak bunu niçin yapmışlar anlayamamıştım bile bir kaçtane bölme vardı mesela okadar küçüktü ki içine ancak kibrit kutusu sığabilir. İç mekanı kaliteli gibi görünse de plastik kalitesi sertti ve bazı yerler elinde kalacak hissi veriyordu. Aracın kaporta aksamında biçok yer plastik tarzı bir maddeden oluşuyordu yani tampon gibiydi, kaput mesela metal değildi. Asfatta ondan sessizi yoktu diyebilirim ancak örneğin parkeli yollarda yada bozuk yollarda aracın heryerinden ses geliyordu, ve öyle bir seski sadece bi yerden değil sesi kesmek imkansız gibi, zırıl zırıl heryerden ses geliyordu. Aracı satmamın asıl nedeni ise baş belası debriyaj balatasıydı. balatayı değiştirilirken volant da değiştiriliyormuş, bunlarda hareketli volant varmış ve mutlaka değiştirilmesi gerekiyormuş, servisin verdiği fiyat da 1,750 tl idi.Bunu duyar duymazda satma kararı aldım. Ve şimdiki aracımı 2006 mazda 3 dynamic aldım. - Mazda 3 dynamic 2006 sedan - Diğer tüm arabalarımdan motor sesi olarak daha az ses geliyor diyebilirim. Birkaç kez araba rölantide çalışırken motor sesini duyamayıp tekrar kontağı çevirdiğim olmuştu.Uzun yolda yüksek devirlerde dahi çok ses geldiğini düşünmüyorum, ya da bana öyle geliyor bilemiyorum. Bu göreceli sanırım. Ses sistemi daha iyi.Arabam lpgli lovato , performansı buna rağmen çok kötü değil. Focustan iyi ama corolla ve c4 den daha kötü diyebilirim. İç dizaynı ve turuncu renk komnasyonu diğerlerine göre daha güzel, Spor kadranlar hoş, Vites geçişleri focustan kötü ama corolla ve C4'den daha iyi. Kapılarda focus ve C4 gibi tokluk hissi yok.Hatta ön sürücü kapısı çok sinir bozucu bi şekilde kapanıyor camları titriyor kapatırken mesela. Eski şahin doğanların kapıları zor kapandığı için sert kapatılırdı, bundan gelen bir alışkanlıktan olsa gerek, bazen arkadaşlar kapıları sert bir şekilde kapatıyor, ve çıkan ses çok rahatsız edici, sanki küfür eder gibi Aracın altı çok alçak şimdiye kadar birçok kez altını sürttüm. Tümseklere artık korkuyla giriyorum. Aracın oturuş pozisyonuda çok alçak, spor araba havası veriyor, bu kimine göre iyi kimine göre kötü. Tipi on üzerinden on diyebiirim, 2010 model araçlardan bile daha havalı duruyor. Birde mazda 3 lerde mi böyle bilemiyorum, benim araca daha önceden xenon uygulanmış, farları açtığımda bir kez çevirdiğimde kadranlar aydınlanıyor, bunu yaptığımda park lambalarının yanması lazım, ancak baktım ki benim araçta park lambası yok, birkez daha çevirdiğimde kısalar yanıyor, ilginç bir durumda var ki kısalar yandığında göstergelerde herhangi bir ikaz ışığı yanmıyor, uzunları yaktığımda sadece mavi bir far sembolü beliriyor, kısaları yaktığımda normalde diğer araçlarda yeşil far senbolü belirir, mazdada yok. Gündüzleri far açık mı kapalımı anlayamıyorsun bu nedenle. Özetle artıları çok fazla, ancak eksileride yok değil. Topyekün değerlendirdiğimde focus, corolla ve C4'den daha üstün.