Lider Tablosu

Honda, yan sanayi ürünlerin yerine orijinal parça kullanımını tavsiye etmek amacıyla, orijinal hava yastığıyla, orijinal olmayanın karşılaştırıldığı ilgi çekici bir test videosu yayınladı. Yan sanayi dediğimiz hava yastıklarının zamanında açılmama gibi sorunlar çıkardığını, bu sorunların ise kaza anında ters tepki olarak kötü sonuçlara yol açabileceğini vurgulayan videoda önce normal bir hava yastığı açılışı, sonrasında ise saniyenin yüzde biri kadar geç açılan bir hava yastığı gösteriliyor. Saniyenin yüzde biri kadar geç açılan hava yastığının nasıl bir ters tepkiye yol açtığını aşağıdaki videoyu izleyerek kendiniz karar verin.

Pis olsun temiz olsun her hafta pazar günü otoparkta stres atma amaçlı uzun süreli çalışmalar yapıyorum geçtiğimiz pazar 6 saatlik uğraş sonucu ortaya çıkan tablo .. sonax cilalı şampuan sonrası 3m kil işlemi daha sonra turtle wax ve sonrasında turtle cila en sonda auto glym boya koruma ürünleri uygulandı ve brandalandı .. Yaza doğru satılmaz ise güzel bi iç dış buhar temizliği motor ve boya koruma ve birde açığından cam filmi düşünüyorum inşallah Kem gözlerden ırak kazasız belasız sürüşler maşallah

Arabanda kaç yıkamada çıkmasını istiyorsun ona göre marka seç derim. Ben çok araştırarak cila kullanıyorum çünkü yıkamacılar malesef çok fazla yakın tuttukları için basınçlı suyu çıkarıyor komple cilayı bir iki yıkamada biliniz olsun. Kendim meguiars markasını tavsiye ediyorum uygulama sonrası resimler.

Bu işlere ilgi duyan kişileri görünce mutlu oluyorum, para kolay kazanılmıyor o nedenle elimizdekileri korumak lazım. Müsaadenizle özet bir şekilde bilgim yettiğince yazdığım bir yazıyı burada da paylaşmak isterim. Ne kadar özet de olsa biraz uzun YIKAMA Öncelikle yıkama mevzusundan başlayalım. İlk başta elimizde ki fırça ve süngerleri (sünger fırçaya nazaran aracı daha fazla çizer sebebi ise hem yapısı hemde içine alıp geri bırakamadığı tozlar ve pislikler) çöpe atalım Araç yıkamak için üretilen mikrofiber eldivenlerden veya yün eldivenlerden edinelim ve mutlaka çift kova yöntemi ile işe başlayalım. Bu hususta ikinci önemli konu ise şampuan, bende bu hobiye başlamadan önce aracımı bulaşık deterjanı ile yıkıyordum ama sonradan aracın bulaşık olmadığını fark ettim Bu bulaşık deterjanı uzun vadede verniğe ciddi zarar veriyor. O nedenle güvenilir bir firmanın elle yıkama şampuanından muhakkak edinmek gerek. Aracımızı bu şekilde yıkadıktan sonra aracı çizmeyecek mikrofiber bir kurulama bezi ile fazla bastırmadan kurulayacağız. (yazının devamında bu kurulama işine minimum çaba harcamanın yollarını da göreceksiniz) Son olarak benzinliklerde ki otomatik yıkama makinesinden şiddetle uzak durun. Tabi bu yıkama işinin daha sağlıklı yolları var ama biz maliyeti en düşük olanı ile işe başlayalım gerisi sonra maddiyata göre gelebilir. KİL Kil uygulamasını ortalama 6 ayda bir yapmak gerekir. Aracınızı yıkadıktan sonra boyaya elinizi sürdüğünüzde elinize pıtır pıtır bir şeyler geliyorsa kil vakti gelmiş demektir. Kil tamda bu kirleticileri temizlemek için kullanılır. Bu tip kirleticiler yıkamayla veya polisajla gitmezler hatta kil uygulaması yapmadan polisaj yaparsanız çizikleri alayım derken boyaya zarar verirsiniz. Kilin fiyatı ortalama 100 gr. 20-30 tl.dir ve 100 gramla 4 sefer iş yapar her seferinde bölünerek 25 gr. harcanır iş bittikten sonra atılır. Tabi atmadan önce jantlara da uygulayabilirsiniz. POLİSAJ (Çizik giderme) Aracımızı doğru bir şekilde yıkar ve korursak bu aşındırma işlemine duyacağımız ihtiyaç minimuma iner. Polisaj işlemi ile aracın verniğinde ki dairesel ve kılcal çizikler alınır. Polisaj çeşitli polishlerle (pasta) yapılır ve makine ile yapıldığında çok çok daha iyi sonuçlar alınır. Çoğu kişi bu işlemi yapmaktan çekinir ama inanın aracı bulaşık deterjanı ile yıkarken verdiğimiz zarardan daha güvenli bir işlemdir (Bilen kişiler tarafından uygulanırsa). Boyamız daha doğrusu verniğimiz doğru uygulama ile bize ortalama 20 yıl hizmet eder. Makine ile yapılan uygulamalarda çeşitli pedler kullanılır. Bu polish ve pedlere zamanı geldikçe daha fazla değiniriz zira şimdi konu çok uzar. BOYA KORUMA Belki de işin en zevkli kısmı Waxlar, sealantlar ve yeni yeni tanınmaya başlayan nano ürünler. Her yıkama sonrasında kullanacağımız hızlı cila diye tabir edilen ürünleri de bu gruba alabiliriz ve glazeleride tabi ki. Şimdi bunları da dilim döndüğünce anlatmaya çalışayım. İlk olarak glazeden başlayalım. Glaze, araca wax veya sealant uygulaması öncesinde uygulanır. Polisajı özenle yapılmış olan araç öncelikle ipa (izopropil alkol) ile güzelce silinerek boya polish kalıntılarından temizlenir, bunun nedeni uygulayacağımız ürünün verniğe tutunmasını sağlamak aksi takdirde uygulayacağımız üründen verim alamayız. İpa 1'e 1 sulandırılarak bir fısfıs şişe yardımıyla her panele 3-4 fıs sıkılır ve silinir hatta işin garanti olması için ben bu işlemi 2 tur yapıyorum, neyse böylelikle ipayıda anlattık konumuza dönelim Glaze araca daha derin bir parlaklık kazandırır amacı budur ama açık renk araçlarda pek verim alamazsınız o nedenle koyu renk araçlar için tavsiye edilir. Bizi daha çok ilgilendiren bölüm ise wax ve sealant. Boyayı korumak için edineceğimiz bu ürünlerden bir tanesini kullanmak kafidir çünkü ikisi de aynı işi görür. Wax daha doğal yapıdadır daha sıcak bir parlaklık verir ama ömrü kısadır. Lakin bu işlere kendinizi kaptırırsanız zaten en kötü 2 ayda bir uygulama yapacağınız için ömrü pekte umrunuzda olmaz Sealant ise sentetik polimer içerir. Dayanıklılığı waxa nazaran daha uzundur. Sonuç olarak kullanacağı malzeme kişinin tercihine kalıyor. İkisi de boyayı korumak amacı ile kullanılıyor. Ayrıca ikiside aşındırıcı içermez yani korkmadan istenilen sıklıkta uygulanabilir. Boyayı korumaktan kastımız, en başta güneş ışınları, kuş pisliklerinin vernikte uzun süre kalması durumunda oluşturduğu yanıklar kötü hava koşulları ve birazda yıkamadan kaynaklı çizilmeler. Peki başka ne işe yarar derseniz yukarıda bahsettiğim araç yıkama işlemi sırasında suyun kayıp gitmesini sağlar böylelikle kurulama için daha az efor harcar ve kurulama sırasındaki çizilmeleri de minimuma indirmiş oluruz. Hızlı cilalar ise var olan koruyucu katmanın ömrünü uzatıyor. Araç ıslak haldeyken uygulananlar aracın kurumasını kolaylaştırıyor. Nano ürünler ise waxdan sealantdan hem çizilmelere karşı dayanıklılık hem de ömür olarak çok daha iyilerdir. Uygulaması ise daha zahmetlidir ayrıca tedarik etmekte günümüz de zor ama imkansız değildir (bu yazıyı yazdıktan kısa bir süre sonra tedarik sıkıntısı kalmadı ). Nano ürünler hemen her yer için mevcut, boya, cam, jant, döşeme vs. biz şimdilik boya kısmına değinelim. Kaliteli bir nano üründen süper sonuçlar alınıyor. Resmen verniğin üzerinde bir kat daha vernik oluşturup her türlü dış etkenden aracı koruyor. Yukarıda bahsettiğim kılcal, dairesel çizikler minimuma iniyor ve nanonun üzerinde kalıyor. 2 yıla kadar dayanıklılık öngörülüyor. Nano ürünlerin üzerine sadece 6 ayda bir kendine özel sealantın uygulanması öneriliyor uygulaması hızlı cila gibi kolay oluyor. Her nano yazan ürüne kanmamak gerekiyor, piyasada adı nano olan bir dünya ürün var ama sadece isimleri nano. Şimdilik burada noktalayayım, bayağı uzun oldu sıkılmayın Ama gerek işlem detayları gerek ürün tavsiyeleri için her daim bilgim yettiği kadar yardıma hazırım.

mazda değil ama idare eder işte

aslında birde cila organizasyonu güzel olur yaz geliyor bende aklınıza gelecek her ekipman var ozon makinasından buharlı temizlemeye, pastası cilası maknası

Ev olduğundan rahatım Mehmet Abi arabanın kendine ait garajı var malzemelerim var depo gibi rahat oluyor. Aksi durum olsa bende yapamam.

Bundan tam 61 yıl önce,1954 yılında New York’taki Otomobil Fuarı’nda görücüye çıkan konseptinin ardından aynı bir yıl sonra Cenevre Otomobil Fuarı’nda tanıtılan model, aradan geçen 60 yılın anısına bir kez daha yıldızlaşıyor. Stuttgartlı otomobil üreticisi bu efsane modelinin kaputunun altında 1.9 litrelik dört silindirli benzinli bir motora yer verirken, bu makine toplamda 105 HP güç üreterek en zarif otomobillerden biri olan bu iki koltuklu cabrio’yu dönemin güçlü sayılabilecek otomobilleri arasına sokuyor.25881 adet üretilen iki koltuklu 190 SL Cabrio modelinin yüzde 80’i Almanya dışında satılırken, ABD bu otomobilin pazarının yüzde 40’ını oluşturuyor.

Otomotiv devi BMW başarılı geçen bir yıldan sonra yeni işçi almaya karar verdi. Yönetim biriminden yapılacak açıklamaya göre bu yılın sonuna kadar dünya çapında 8 bin yeni kalifiye işçi istihdam edilecek. Yeni istihdam edilecek elemanların 5 bini Almanya’daki tesislerde çalışmak üzere işe alınacak ve eleman alımında kadınlara öncelik tanınacak. BMW Yönetim Kurulu Üyesi Milagro Caina-Andre, tüm dünyadan gelen talep artışını karşılayabilmek için çalışan kadrosunu büyütmeye karar verdiklerini belirterek klasik mühendislerin yanı sıra bilgisayar uzmanları ile yazılım elemanlarına ihtiyaç duyulduğunu bildirdi. BMW Yönetim Kurulu’nda bulunan tek kadın üye olma özelliğine sahip Milagro Caina-Andre şirkette kadın eleman sayısını artırmayı da hedeflediklerini, işe yeni eleman alırken bundan böyle kadın ve erkek çalışan sayısının dengelenmesine özen gösterileceğini söyledi. “Teknik işlerle uğraşan bir işletme olarak kadın-erkek dengesini sağlamak biraz zor olacak ama biz en azından başlamak istiyoruz. Önümüzdeki yıllar içinde dengenin kurulacağına inanıyoruz.” diyen kadın yönetici, kadınların teknik mesleklere ilgisinin giderek artmasını ise “sevindirici bir gelişme” olarak nitelendirdi. BMW Otomotiv Şirketi, geçen yıl da dünya genelinde 7 bin kişiyi işe aldı. BMW’de toplam 110 bin kişi görev yapıyor. VOLKSWAGEN DE YENİ İŞÇİ ALACAK Sadece BMW değil Alman otomobil şirketlerinin çoğu geçen yılı başarılı geçirdiler. Volkswagen Şirketi de artan talep karşısında daha fazla üretim yapabilmek için eleman alacağını duyurdu. Volkswagen Almanya’da en fazla işçi çalıştıran şirket olarak biliniyor. Geçen yıl sonu itibariyle şirkette çalışan kişi sayısı; 271 bini Almanya’da, geri kalanı dünyanın değişik ülkelerinde olmak üzere toplam 594 bin olarak kayıtlara geçti. Kaynak :http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/28404163.asp

bunlarda benden olsun mu[emoji3]

O değilde videoyu izleyince, canım karpuz çekti.

Abi inşallah en kısa süre içerisinde olur. Burada olsaydın cila organizasyonu yapardık aslında

büyük ihtimal su kaçağı var. benimde başıma gelmişti ve antifirizin leş kokusunu çokça hissetmiştim. damla damla kaçak olsa bile motorun üzerinde kuruyor ve klimayı açınca falan kokuyor. su hortumlarını veya tesisatına bakmakta fayda var.

Seri üretim hattına girmeleriyle birçok insanı işinden eden ancak sundukları avantajlarla da teknolojik cihazlara çok daha ucuza ulaşmamıza imkan tanıyan robotlar, gelen son bilgilere göre bir iş alanına daha giriş yapıyor. Almanya merkezli dünyaca ünlü otomobil üreticisi Audi, fabrika içinde araçları taşımak için robotlardan faydalanmayı planlıyor. Üretim hattından çıkan araçlar büyük otomobil fabrikaları içerisinde genelde bir çalışan tarafından park alanına götürülür. Bu işlem ile hem araç ilk defa çalıştırılarak ufak bir sürüş test yapılır hem de performans verileri kontrol edilir. Bu süreci otonom hale getirmek için Serva Transport Systems adlı şirketin geliştirdiği "Ray" isimli robotları tercih eden dünya devi, geleceğin akıllı fabrika teknolojileri altında testlere de başlamış durumda. Almayan'nın Ingolstadt kentinde bulunan tesisi içerisinde iki adet Ray robotu kullanmaya başlayan Audi, böylece otomobillerin üretimden bekleme alanına yapılan taşıma kısmını otonomlaştırıyor. Boyutunu farklı otomobil modellerine göre uzayıp kısalarak ayarlayan Ray, yapısı gereği yandan yükleme yapıyor ve böylece park işlemi çok daha kolay bir şekilde gerçekleştirilebiliyor. Birbirleriyle iletişim halinde oldukları için büyük alanlarda ortak çalışma yürütebilen robotlar, tek parça haline gelip farklı zorlu görevleri altından da kalkabiliyorlar. Ray robot modellerini şimdilik sadece yukarıda bahsettiğimiz alanda tercih eden Audi, farklı kullanım alanlarını da araştırmaya devam ediyor.

arkadaşlar uzun araştırmalar sonucu(her gördüğüm elektronikçi ve oto elektirikçisine girerek ve adamların başını ağratarak) göğüs aydınlatma ampüllerini bulmuş bulunmaktayaım.... tanesi 1,5 tl çok ekonomik.... yanlız ampüller led lamba gibi iki bacaklı satılıyor... göğüsten söktüğümüz ampül dibindeki plastikparçadan ayırdığımızda ordaki orjinal ampülünde böyle olduğu görüyoruz...... onun için ampülü dikkatli bir şekilde plastik bölümden ayrır ayırırken bacakların sarım şekline dikkat edilir ve yeni ampül aynı şekilde ve yönde sarılarak orjinale yakın bir görüntü oluşturulur... sonra devre üzerindeki yuvaya takılıp hafif sağa çevrilerek otutturlur........

Doğuş Otomotiv, Leaseplan Türkiye'deki hisselerinin tamamını satmasının ardından yeni bir operasyonel kiralama şirketi kurmak için hazırlık yapıyor. Türkiye’deki operasyonel kiralama sektörü gün geçtikçe büyüyor. TOKKDER üyelerinin tahminlerine göre 2014 sonu itibarıyla ülkemizde 236.9 bin uzun dönem kiralık araç ve 33 bin kurumsal müşteri mevcut. Sektörün aktif toplamı ise 13.6 milyar TL civarında. Filo kiralamada en çok tercih edilen segment yüzde 51 ile C sınıfı (kompakt) iken onu yüzde 30.4 ile B sınıfı (küçük) izliyor. Araçların yüzde 92.9’u dizel. En çok tercih edilen 3 marka ise rkalar ise sırasıyla yüzde 27.9 ile Renault, yüzde 17.1 ile Volkswagen ve yüzde 14.1 ile Ford. Leaseplan yalnız devam edecek Doğuş Otomotiv ile 2007 yılında kurulan işbirliği neticesinde Türkiye pazarına giren LeasePlan Corporation geçtiğimiz günlerde Türkiye’de tek başına yürüme kararı aldı. Yaklaşık 6 bin 800 çalışanıyla beş kıtada ve 32 ülkede 1 milyon 420 bin adetlik dev bir araç filosunu yöneten, dünyanın en büyük filo kiralama şirketlerinden LeasePlan Corporation N.V, LPD Holding A.Ş’deki Doğuş Otomotiv’e ait yüzde 49’luk hisseyi aldı. Gerçekleştirilen satışla, operasyonel kiralama sektöründe 14 bin 400 adetlik araç parkıyla Türkiye’nin lider firmaları arasında yer alan LeasePlan Türkiye’nin tamamı LeasePlan Corporation N.V’ye geçmiş oldu. LeasePlan Türkiye Genel Müdürü Türkay Oktay operasyonlarının genişleyerek süreceği mesajını verdi. Doğuş ve VW harekete geçiyor Cenevre Motor Show 2015’te edindiğim bilgilere göre Doğuş Otomotiv bu ayrılığın ardından partneri Volkswagen Grubu ile bir operasyonel kiralama şirketi kurmak için harekete geçti. Doğuş Grubu’nun hissedarı olduğu Garanti Bankası’nın sahibi olduğu Garanti Filo operasyonel araç kiralama şirketi mevcut. Ancak bu şirketin Türkiye’de yılda 100 bin aracın üzerinde araç satış olan Doğuş Otomotiv’le ilgisi yok. Türkiye’de yılda ortalama yüzde 10-20 büyüyen operasyonel kiralamada pay sahibi olmak isteyen Doğuş Otomotiv’in 1999’dan beri partner olduğu Volkswagen Financial Services AG ile yeni kiralama şirketini kurması bekleniyor. Halen Volkswagen Doğuş Finans (vdf) adıyla hizmet veren ve yüzde 51 Volkswagen Financial Services AG ve yüzde 49 Doğuş Grubu ortaklığı olarak faaliyet gösteren vdf , VW Grup markaları olan VW Binek Araç, VW Ticari Araç, Audi, Seat, Skoda, Porsche, Bentley, Lamborghini ve Scania marka araçların finansmanını yapıyor. Ayrıca, Doğuş Grubu’nun 2. el araç alım-satım ve takas markası olan DOD bünyesindeki ikinci el araçlar için araç kredisi de sunuyor. Almanlarla görüşülecek Doğuş Otomotiv ve VW yetkililerinin yeni filo kiralama şirketi için görüşmelere önümüzdeki dönemde başlaması bekleniyor. Henüz ortada resmi bir açıklama veya çalışma bulunmuyor. Doğuş Otomotiv ve ortağının fizibiliteyi gerçekleştirmesi ve yöneticilerin karar alması bekleniyor. Sanıyorum yakın bir gelecekte uzun dönem kiralama sektörüne güçlü bir oyuncu daha girecek. Kaynak : http://www.radikal.com.tr/yazarlar/mehmet_ali_kantarci/dogus_ve_vw_yeni_filo_kiralama_yolunda-1309513

Mazda Motor Corporation, Yepyeni Mazda MX-5 roadster modelinin üretimine Japonya’da bugün başladı. Hiroşima’da yer alan Ujina-1 Fabrikasında üretim hattına alınan modeller ilk olarak, satışların Haziran ayında başlayacağı yerel piyasa için geliştirildi. MX-5 başta sonbaharda Avrupa olmak üzere diğer bölgelere de gönderilecek. .Mazda’nın ikon haline gelmiş iki kişilik otomobilinin dördüncü nesli olan bu model, Mazda araçlarının mühendislik felsefesi olan sürüş keyfini mükemmel bir şekilde bünyesinde barındırıyor. Mazda, başından beri MX-5’i tanımlayan Jinba Ittai (“sürücü ve aracın bir olması”) eğlence unsurunu barındırırken gün geçtikçe artan güvenlik ve verimlilik gereksinimlerini karşılama hedeflerinin ardında aracı geliştirirken kullanılan slogan ise “korumak için yenilik” oldu. Yeni MX-5, birinci nesilden beri en hafif ve SKYACTIV Teknolojisini bünyesinde barındıran ilk model. Modelin Avrupa versiyonunda 131PS ve 160 PS güç veren iki adet ultra verimli hafif benzinli motor seçeneği de bulunacak. Bunlara ek olarak sportif KODO – Hareketin Ruhu tasarımı, MX-5’teki bugüne kadar var olan en düşük ağırlık merkezi ve üstü açık sürüş keyfi için insan odaklı iç mekan. MZD Connect akıllı telefon bağlantı özelliği ve i-ACTIVSENSE aktif ve çarpışma öncesi güvenlik teknolojisi ürünleri de yeni MX-5’te mevcut. İlk olarak 1989 yılında piyasaya sürülen MX-5, uygun fiyatlı hafif spor otomobil pazarını anında canlandırdı. 26 yıldan beri kazandığı 200 ödülün ardından efsane halen güçlü bir şekilde yoluna devam ediyor. Ocak ayında 950 bini geçen üretim hacmiyle Mazda, tüm zamanların en çok satan iki kişilik spor otomobili alanında Guinness Dünya Rekorunu elinde bulunduruyor. makale yi okumak için buraya tıklayın

Ben de benzer bir yorum yapacaktım Ufuk önce davranmış. Böylesine ne olduğu belli olmayan bir ürün için aracınızın orijinal farları ile oynadığınıza değmez. Halojenlerden çok şikayetçi iseniz Xenon takmadan önce sorsaydınız ilk tercih olarak Night Breaker tarzı bir ampul tavsiye ederdim. Ömürleri kısa ( 1-2 sene ) ama çok daha iyi görüş sağlıyorlar

*10K xenon sizin isteğiniz mi bilmiyorum ama 10000 Kelvin ile mavi bir şölen olur sadece. *aracınızı bir duvarın karşısına park ettiğinizde , eğer projeksiyon tip farlarınızın far çizgileri tam düz değil de, düz+açılı kırılıyor ise zaten xenon takmanız etik olarak doğru değil.. *Çok kaliteli bir OEM xenon kit takmaysanız kesinlikle aracınızın cam motoru, kapı kilidi, sileceği, motor beyni veya bunların dışında herhangi bir elektronik aksamı kesinlikle ama kesinlikle bozulacak. (çok kaliteli bir kit olmadığı ışık değerinden belli zaten. iyi kitler 10K ampul satmıyorlar.) * O kitlerle muayeneden geçemezsiniz ve aracınızda oluşacak elektronik bir problemi servis kabul etmez.. ancak kitleri söküp gitmeniz lazım.. O da kandırmak olabilir.. * Bixenon uygulama olabilir. Bixenon un xenondan farkı uzun farları açtığınızda da xenon ışığından faydalanmanız.. Yani sizin merceklerinizi bixenon ile değiştirsek ışık asla değişmeyecektir.. sadece uzunları açtığınızda mavi olacaktır.. * Bixenon için farlarınız sökülecek, ısıtılıp içi açılacak uygun ve kaliteli mercekler yerleştirilecek.. balastlar sabitlenecek. 1000 TL ye yakın masrafı var. Tavsiye : far çizginiz düz ise iyi bir xenon kit montajı.. eğer far çizginiz düz değilse halojen e dönün. kesinlikle halojen 10K xenondan iyi aydınlatır.

Sonunda atar yapmış Sorusu olan ? Emniyet kemersiz kullanım da benzer ve hatta daha kötü sonuçlara yol açıyordur..

arabanızın beyni sizin gelecekte nasıl yol alacağınızı bilemediği için sadece ön görülerde bulunabilir. sizin önünüzdeki yol boyunca aralıksız 30 km yokuş çıkıp çıkmayacağınızı bilemez. örneğin dündüz bir yoldan dağ eteklerine geldiniz. menzil bu düz yola göre hesaplanır ve size örneğin 200km daha gidersin der.. şimdi dağa tırmanmaya başladınız 30 km sonra yakıtınız bitebilir.. aynı şekilde siz 20km yokuş inersiniz hiç yakıtınız eksilmez ve menziliniz artabilir.. yada 150km menzil yazan bir arabada trafikte bir kalırsınız 1 kilometre gidemeyebilirsiniz. daha fazla örnekli anlatmaya gerek olduğunu düşünmüyorum. yol bilgisayarları ile savaşmayın. onu anlamaya çalışın.. her markanın yol bilgisayarının bir hesaplama denklemi vardır. Misal veriyorum : son 15 dakika, veya son 5 km yi baz alarak hesap yapar diye düşünebilirsiniz.. yani o menzil size Böyle gidersen, bu kadar gidersin der.. çoğunlukla da doğruya yakındır.

Buradan sonra usta devreye girer. Kaçak varsa tesbitini de tamirini de LPG ci yapar. Geçmiş olsun.

Selamalr, Aynı Sorun bende de vardı.... Onceleri umursamadım. Zira iki flash arasında sadece birinde oluyordu. Daha sonrasında multimedia degişti. Cihazın devresi yanmıs... Soylenene göre dandik usb hatası Saka bir yana cin malı usb de (bazılarında) fazla voltaj cekimi yapıyor bu sebeple sıkıntı olabilir.

Şu konudan inceleyebilirsin Ersin.

Güzel bir soru olmuş. Aslında bunun için bir makale yazılması gerekir. Kısaca anlatmak gerekir ise 2003 - 2009 Yılları arasında üretilen ve şase ismi olarak BK diye geçen Mazda3 ler 1. Nesil 2009 - 2013 yılları arasında üretilen ve şase ismi olarak BL diye geçen Mazda3 ler 2. Nesil 2013 - ..... te üretilip SKYACTIV teknolojisine sahip ilk modeller ( BM diye geçern ) Mazda3 ler 3. Nesil olarak geçer..

Gökhan, böyle güzel bilgilerin arada kaynamaması için yeni bir başlık ve konu altına taşıdım. Ana sayfaya da makale olarak koydum. Teşekkürler

Hocam konunuzu forumda zaten mevcut olan değer konumuzla birleştirdim. Yakıt değerinize gelecek olursak; bırakın sizin ortalamanızın altını, sizin ortalamayı yakalayacak babayiğit yok diye düşünüyorum. Ben şehir içi Konya gibi düz bir yerde tutturamam sizin değeri. Var mı uyguladığınız özel bir öntem?

2012 impressive otomatik mazda 3 sahibiyim, ankarada kullanıyorum aracı ortalamam 8.0 litre 100 km de. Bu değerin altında olan otomatik kullanıcılar mevcut mu? İyi günler

Aracı İstanbul Parkta limitlerini zorlayarak test etmiş birisi olarak. Aracın fren performansının çok başarılı olduğunu söyleyebilirim. Aynı şekilde aracın yol tutuşu,şu anki mevcut 2.nesil Mazda 3'ümden çok daha üstünde diyebilirim.

Ev olacaksa böyle olacak. Benim de hayalim, çocukluğumdaki gibi bahçeli, garajlı bir müstakil ev.

Ben de kendimi hızlı sanıyordum. Tecrübe farklı işte

konu aktif olunca gördüm. ilk mesajda arkadaşın problemi, kontağa basınca tık sesinin gelmesi ve hiç marş motorunun dönmemesi eğer başka 626 sahiplerininde başına gelirse , Aracınız yağ eksiltmiştir.. yağ haznesinde minimumun altında yağ vardır. veya aracınızı şöför tarafına eğimli şekilde bir tarafı kaldırımda, diğer tarafı yerde park ederseniz de aynı şey ile karşılaşabilirsiniz. yağ pompası yolcu tarafında sanırım. zannediyorum ki yağ basıncı çok düşük olduğunda araç marş dinamosunu devreye sokmuyor.

tadı damağımda kaldı desem yeridir

Gaza getirmeyin milleti

benim araçtada var aynı sıkıntı ne ışık yanıyor nede adam gibi düzgün gösteriyor yakıt alıyorum seviyeyi gösteriyor azıcık benzinde kullanınca direk dibe düşüyor iğneye değmiyor enteresan bi gösterge

Ben de aracı yeni aldığımda başıma geldi arka stop lambalarını değişim için gittim geri vites lambası yanmiyordu adam rolelere filan değdi kablo kopuktur filan dedi değmedi kızdım bende verdim parasıni gidicem araba çalışmaz tık tık yapıyor başkada birşey yok kontak bozuk gibilerinden lakirdadi. Zaten kızmıştım adama bir güzel kaynayinca bakmaya yeltendi bırak dedim bir bk tan anlamiyon esnafligin beş para etmez deydirtmedim aracı dinomadadan çalıştırıp başka elektrikciye gittim adam kontakgi açtı termige baktı sağlam marş motorunun aradaki roleye baktı değiştirdi. Yeni taktı bu seferde ters döndürüyor dedi kablolardan filan bir şeyler yaptığı olmadı soktu eskiyi taktı onu takınca yine tık tık yapıyor söktü iptal etti direk olunca hiç problemi kalmadı. Kontak değiştir dedi anahtarı çıkardığın zaman bazen atmıyor ötmeye devam ediyor heralde içerdeki kilit sistemi eski araç çalışıyorken filan anahtarı cikarabiliyorsun rahatça ama rolesiz 1 aydır hiç problemi olmadı

aslında bazı petrollerin pompaları basınçlı çatur çutur şamandıra sesinden sonra 5 6 litre daha basabiliyor. bazı petrollerin ise pompa basıncı az şamandırayı zorlamadan hemen kesiyor. ölçümü x petrolunde fulleyin 100 km yapın yine gidin x petrolunde hatta aynı pompada fulleyin. son aldığınız miktara göre hesabınızı yapın.. LPG bahsi açılmışken paylaşayım:şöyle bir durumda var ben şişlide 1.84 bir yer buldum yaklaşık 1- 1,5 aydır ordan alırım gayette memnundum. fakat bu son iki alımımda araba 80-90 km az gitti normalde 220-250 arası gidiyordu.ben havaların soğukluğuna vermiştim az gitmesini (LPG soğuk sevmez diye) fakat bir arkadaşımda meganı var orda fullemiş o da bana aynı şeyi söyledi normalde 330 gidiyor bu 270-280 de bitmiş. şimdiden duyurulur şişlide TURKUAZ petrol bi alavere çeviriyo sanırım. bende bir daha ordan almayacam.

Denk getirebilirsem serviste söktürmeyi düşünüyorum. Belli belirsiz ustalara el sürdürmem tabiki. Sonucu da mutlaka paylaşırım ama hiç tecrübe etmiş arkadaş yok galiba, yorum alalım.. 3. nesil Mazda3 sis farı nasıl değiştirilir ? Buyrunuz..

nasıl olmuş

Arkadaşlar ilk calistirma sorununu çözdüm, sorun tamamen bujilerin tırnak aralığından kaynaklaniyomus biraz daha gevsettik bujileri sorun ortadan kalktı

Aktif Hava Kelebeği, 3. Nesil Mazda 3 lerde gerektiğinde motoru soğutmak, çabuk ısınmasını sağlamak ve aerodinamiği arttırmak için kullanılır . .Aktif Hava Kelebeği Sistemi SKYACTIV-G ve i-ELOOP bulunan Mazda3 (BM)'de bulunan aktif hava kelebeği sisteminin şu temel fonksiyonları vardır ; Kelebekleri kapalı tutarak motorun ısınma süresini kısaltır ve aşırı motor soğumasını engeller. Bu, yakıt ekonomisinin yaklaşık %1 oranında geliştirilmesine katkıda bulunur. Ön tampon alt ızgaradan giren hava akışı istenmeyen türbülanslara sebep olur ve bu türbülanslar sürüş sırasında araç hava direncini arttırır. Sistem kelebekleri kapatarak motor bölmesine giren hava akışını azaltır ve hava direncinin iyileştirilmesini sağlar. Aktif Hava Kelebeği Açık Aktif Hava Kelebeği Kapalı Araç etrafındaki Hava Akışı Motora Giren Hava Akışı Buna ek olarak, araç sürülürken kelebeği kapatarak ve radyatör içinden geçen hava akışının bir bölümünü engelleyerek, motor daha hızlı ısınır. Bu aynı zamanda yakıt verimliliğini arttırmaya ve kabin kompartımanının konforunu yükseltmeye de katkıda bulunur. Aktif Hava Kelebeğinin Çalışması Aktif hava kelebeği, birden fazla kanattan oluşan, açılıp kapanabilen veya belli bir açıya ayarlanabilen kelebek tasarımındadır. Bu şekilde hava akışı engellenebilir veya radyatöre ve kondansatöre yönlendirilmesi sağlanabilir. Aktif hava kelebeği üç konum için programlanmıştır : 0° (tamamen kapalı) 66° (tamamen kapalı konumdan 66° derece açık 90° (tamamen açık) Aktif Hava Kelebeği Tamamen Açık 90o Aktif Hava Kelebeği Tamamen Kapalı 0o Aktif Hava Kelebeği Açık 66o Kelebek Kanadı Fan Radyatör Kondansatör Aktif Hava Kelebeği Sistemi Sisteme elektrik gelmediğinde sistem tamamen açıktır. Çalışma şartları uygun olduğunda, kelebek kanatları tamamen kapanarak hava direncini iyileştirir ve/veya motor ısınmasını destekler. Daha yüksek bir soğutma performansı gerektiğinde kelebek kanatları 66° konumuna getirilir ve hava akışı sürüş sırasında kondansatöre ve radyatöre yönlendirilir Ana Fonksiyon Aşağıdaki şartların tamamı sağlandığında araç, kelebeği tamamen kapatır: Araç hızı 140 km/s'in altında olduğunda Motor soğutma maddesi sıcaklığı 100°C'den az olduğunda A/C sistemi normal yük altında olduğunda Koruma Fonksiyonu Koruma kontrolü, daha yüksek bir soğutma performansı gerektiğinde kelebekleri 66° konumuna açar. Motor Koruma Fonksiyonu Motor soğutma maddesi sıcaklığı fazla yüksek olduğunda (116° C'nin üzeri) veya motor yağı sıcaklığı aşırı yükseldiğinde, araç, motoru korumak için kelebeği 66° konumuna açar ATF Koruma Fonksiyonu Araç bazı durumlarda da ATF sıcaklığının aşırı yükselmesini engellemek için kelebeği 66° konumuna açar (kontak kapanana kadar). Gaz Kelebeği Koruma Fonksiyonu Hava sıcaklığı çok düşük olduğunda (-5° C den küçük ) motor yağı sıcaklığının hızla artması gaz kelebeğinde buzlanmaya sebep olabilir. Bunun önlemek için sistem kelebeği i 66° konumunda tutar . Bu konuma getirilerek motor yağının sıcaklığının ani artması sonucu krank muhafazası içindeki sıvının buharlaşıp blow-by gaz ile karışıp gaz kelebeğinde tekrar yoğunlaşarak buz oluşmasını engeller.