Lider Tablosu

C segmentinin iddialı araçlarından biri olan Mazda 3 yenilendi. 2014 yılında piyasaya çıkan, tamamen yenilenmiş Mazda 3’e 2017 yılı itibarı ile ufak, etkili ve yerinde dokunuşlar yapıldı. Ülkemizde sadece 1.5 benzinli ve 1.5 dizel motor seçenekleri ile sunulan Mazda 3, hem düz hem de otomatik şanzıman ile alınabiliyor. Yapılan güncellemeler ve yeni özellikleri ile hedef kitlesini biraz daha genişleten Mazda, övünerek sunduğu yeni teklonojisi G-Vectoring ve daha da geliştirdiği i-Activsense güvenlik donanımlarıyla dikkat çekmeyi başarıyor. Makyaj öncesi en çok dile getirilen şikayetlerin başında kabin içinde duyulan yol sesi konusunda Mazda, bu ve benzeri şikayetlerin bir çoğuna kulak vererek nokta atışları yapmış. Kapılara, kapı contalarına ve şanzıman tüneline gürültüyü azaltacak materyaller koymuş. Yaptığımız testlerden sonra bu uğraşın kesinlikle olumlu yönde etkisini hissettik. Motor ve Şanzıman Motor ve şanzıman seçenekleri, makyaj öncesindekiler ile aynı. SKYACTIV-G 1.496 cc atmosferik benzinli motoru, 14:1 sıkıştırma oranı ile benzinle çalışan otomobillerde kaydedilmiş en yüksek oranı sunuyor. Sofistike 4-2-1 egzoz sistemi (headers), çok noktalı enjektörler ve eşsiz piston tasarımı ile vuruntu sesinin üstesinden geliyor. 6.000 devirde 120 PS ve 4.000 devirde 150 Nm tork üretiyor. Düşük karbon salınımı ile çevreci olduğu kadar ekonomik bir yakıt sarfiyatı da sağlıyor. SKYACTIV-D 1.499 cc dizel motoru, 14.8:1 gibi oldukça düşük bir sıkıştırma oranına sahip. 4.000 devirde 105 PS değerinde azami güç ve 1.600 ile 2.500 devir arasında 270 Nm değerinde azami tork üretiyor. Bu dizel motorda, hız sensörlü ve değişken geometrili turboşarj kullanımı sayesinde lineer bir tork ve düşük yakıt tüketimi sağlanıyor. Tüm Mazda3 modelleri, Mazda’nın ezber bozan i-stop teknolojisi ile donatılmış. Tamamı ile Mazda bünyesinde geliştirilen bu sistem, yanma teknolojisini kullanarak aracı tekrar çalıştıran ilk ve tek sistem. Benzinli motorlar için 350 milisaniyede yeniden başlatılan motor, dizel motorlar için 400 milisaniyede motoru tekrar başlatabiliyor. Sürüş, Konfor ve Güvenlik Yeni gelen G-Vectoring ve i-Activsense güncellemeleri ile sürüş, konfor ve güvenlik yeni bir boyuta taşınmış desek abartmış olmayız. Formula 1 yarışlarında kullanılan, bir viraja girerken pilotun fren dozajını ayarlayarak, çok daha hızlı ve kontrollü bir dönüş için ağırlık dağılımını ters köşeye vermesini, G-Vectoring size hissettirmeden kendisi yapıyor. Yine dönüşlerde kendisini gösteren bu sistem, çok daha az direksiyon müdahalesi ile dönüş yapmanızı sağlıyor. Süspansiyon sisteminde yapılan ufak değişiklikler ve akıllı bir yazılım sayesinde çalışan bu G-Vectoring’e, maalesef 2017 öncesi Mazda modellerine beklenildiği gibi sonradan bir güncelleme ile sahip olunamayacak. Hâlihazırda sınıfında yol tutuşu olarak üst limitleri zorlayan Mazda3, bu güncellemeler ile kendisini bir adım daha öteye taşımış bulunuyor. Eksikliği hissedilen spor sürüş modu da nihayet makyajla birlike gelmiş. Vites yükseltme devirlerine ve gaz pedalı hassasiyetine yaptığı değişiklikler ile amacına ulaşıyor. Daha önce kullanıcıları tarafından çokça dile getirilen yalıtım eksikliğine de el atan Mazda, dışarıdan gelen kabin sesini hissedilir derecede azaltmış. Gelişmiş Akıllı Şehiriçi Fren Desteği ( Advanced SCBS ), daha önce 4-30 km/s hızlarında çalışırken, artık 4-80 km/s hız aralığında çalışıyor. Sadece araçları değil, lazer yerine kullandığı gelişmiş kamera ile artık yayaları da tespit edebiliyor ve Soul donanım paketi hariç bütün Mazda 3’lerde standart olarak sunuluyor. Gelişmiş Akıllı Şehiriçi Fren Desteği ile birlikte artık sadece ileriye giderken değil, geri geri manevra yaparken de Mazda3 sizin için 2-8 km/s hızlarında çarpışma olacağını hissettiğinde fren uyguluyor. Bunlara ek olarak parelel park yaptığınız yerden geri geri çıkarken Mazda 3, göremediğiniz yerden gelen araçlar için 90 derece açıyı izleyebiliyor ve engel gördüğü anda sizi uyarıyor. Makyajla birlikte Bi-Xenon farların yerini artık sis lambalarıyla da beraber tamamen LEDler almış. Adaptif LED Farları - ALH özellikle uzun yolculuklarda ve uzun farlarınız açıkken karşı taraftan gelen araçları görerek, belirli led bloklarını söndürebiliyor. Yine uzun yolculuklarda otomatik olarak otoban moduna geçiyor. Eski adı ile Şerit Uyarı Sistemi - LDW artık sizi sadece şeritten çıktığınızda uyarmakla kalmıyor, müdahalelerde de bulunuyor ve bunu çok iyi yapıyor. Şaşırtıcı şekilde iyi yapıyor. Bu sebeple de ismi Şerit Koruma Asistanı yani LAS olarak değiştirilmiş. Test sürüşümüzde virajları aracın kendi kendine dönüşünü hayretler içinde izledik. Radar sabit hız sistemiyle birleştiğinde muazzam bir sürüş, konfor ve güvenlik sunuyor. 65 km/s hızın üzerinde etkinleşen bir yeni özellik ise Sürücü Dikkat Uyarı Sistemi - DAA. Direksiyon açısını ve aracın hızını sürekli gözlemleyen bu sistem, ön tarafta bulunan kamera görüntüsünü de yorumlayarak, sürücünün yorgunluk belirtisi gösterip göstermediğini anlıyor. Sürücünün yorulduğuna kanaat getirirse sesli ve görsel bir şekilde uyarıda bulunuyor. 9 hoparlörlü Bose ses sisteminde bir değişikliğe gidilmemiş. Önceden olduğu gibi mükemmel berraklıkta bir ses sunmasa da sesi bozulmadan güçlü baslarıyla sizi fazlasıyla tatmin edecektir. Ortalamanın çok üstünde bir ses sistemi olduğunu söyleyebiliriz. Test aracımızda bulunan sürücü için elektrikli beyaz deri koltukları, yanal destekler ve ayarlanabilir bel desteği ile sizi güzelce sarıyor ve konfora etkisi büyük. Ön koltuklarda ısıtmalar da mevcut. 1500 km’de bir araç olmasına rağmen yavaş yavaş koltuk üzerinde beliren kot mavisi izlerini görebiliyoruz. Uzun süreli kullanımlar için siyah deri opsiyonu daha mantıklı olacaktır. Dış Tasarım Makyajla birlikte Mazda 3’ün dış tasarımında pek radikal bir değişiklik yok. Ön-arka tampon, yan aynalar ve jant tasarımı değişmiş. Ön tamponda Mazda logosu biraz daha aşağıya alınmış. Bir leyleğin kanat çırpışını anımsatan krom çıta artık farların içine kadar giriyor. Makyaj öncesinde bulunan sis farları, led olmalarının da faydasıyla daha da ufalmış ve sinyal lambaları ile bir bütünlük sağlamış. Arka tampondaki reflektörler inceltilip sündürülmüş ve tamponun yarısından fazlasını kapsayan siyah plastik alan, ufaltılarak aşağıya doğru çekilmiş. Bu değişiklikler sayesinde, arkadan bakıldığı zaman aracı olduğundan daha geniş zannedebiliyorsunuz. Aynalarda ise, ufak ama etkili bir güncellemeye gidilmiş. Makyaj öncesi sadece belirli bir açıdan gözüken ayna üzerindeki sinyal lambaları artık ayna boyunca yayılmış ve her açıdan görülebiliyor. İç Tasarım Dış tasarımın aksine, iç tasarımda radikal bazı değişikliler yapılmış. Bunlardan en göze çarpanları direksiyon, el freni ve orta konsol. Tamamen yenilenen direksiyonun, hem görsel tasarımı hem de kullanılan deri materyali değişmiş. Ufak tefek tuş farkları olsa da kullanımı makyaj öncesi hali ile hemen hemen aynı. Kimileri tarafından sevilen, kimileri tarafından o kadar da teknolojik olmaya ne gerek var denilen, bir tuş dokunuşuyla çalışan el freni sonunda Mazda 3’de de kendine yer bulmuş. Bu tuş ile açılan yer, biraz daha geriye doğru uzatılarak, akordiyon sürgülü kapaklı ve destekli bardak cepleri ile doldurulmuş. Kol dayama kısmı da Mazda 6’da gördüğümüz hali ile bizi karşılıyor. Hem sürücünün hem de yolcunun birbirini rahatsız etmeden, kolayca kolunu dayamasına olanak sağlıyor. Ön konsoldaki 7 inçlik ekran artık oraya tutturulmuşçasına değil de, o konsolun bir parçasıymış gibi yükseliyor. Ekranın içeriğinde ve kullanım şeklinde bir değişiklik bulunmuyor. İhtiyacı da pek yok açıkcası. Makyajla birlikte gelen özelliklerden biri de sadece yeşil renk olan Aktif Sürüş Ekranı. Artık çözünürlüğü artırılmış, renkli ve yeni özellikleriyle bizi karşılıyor. Aktif sürüş ekranındaki yeniliklerin başında, çok daha detaylı navigasyon yönergeleri, trafik işaretlerini tanıyıp gösterme ve daha önce sadece aynalarda bulunan kör nokta uyarı sisteminin işaretleri eklenmiş. Gösterge paneli de bu değişikliklerden nasibini almış. Yazı karakterleri değişen ve sadeleştirilen gösterge paneli , acil durumlarda yorumlamayı ve aranılan bilgiye kolayca ulaşmayı sağlıyor. Hoş, aktif sürüş ekranı varken bu göstergelere bakma gereği pek hissedilmiyor. Sadece bir şişe koyabileceğiniz ön kapı içi saklama alanları, geriye doğru uzatılarak daha fazla saklama alanı sunmuş. Uzun zamandır Mazda’nın bir ayıbı olarak görülen cam açma tuşlarının ışıklandırma eksikliği ve tek tuş ile camları açıp kapatma özelliği de sonunda eklenmiş. Daha öncesinde sadece ek bir modül ilave edilerek otomatik kapanması sağlanan aynalar, artık bu modüle gerek kalmadan otomatik seçeneği ile kapılar kilitlendiğinde kapanabiliyor. Uzaktan kumanda ile hala neden camların indirilip kaldırılamaması ise bir soru işareti. Sonuç İlk lansmanının ardından geçen 3 sene boyunca Mazda, kullanıcı şikayetlerini dikkatlice dinlemiş, bunları gidermekle kalmayıp, yeni teknolojiler ile aracı donatmış. C segmentindeki yerini daha da sağlamlaştırmış. Bu aracı almalı mıyım diye düşünenler, hiç beklemeden en yakın Mazda bayisinde bir test sürüşüne çıksınlar.

Elde ettiğim şans bir rüyanın gerçek olması idi aslında. Olabilme ihtimali yokken, Mustafa arkadaşımız hak etmişken, onun hakkı olan bu hediyeyi gelemeyecek olması sebebi ile bana devretmesi ile 24 saat içinde kendimi 2016 2.0 Mazda MX-5’in koltuğunda buldum. Türkiye’de tek. Evet, bu araç şu anda Türkiye’de tek. Lansman için getirtilen ve talep olması durumunda getirtileceği belirtilen bu araçtan bir tane daha olmaması şaşırtıcı çünkü bu araç daha önce sürdüğüm hiçbir Mazda’ya ve hatta hiçbir araca benzemiyor. Anlatacak çok şey var ama dilerseniz ben çok da uzatmayıp sizlere izlenimlerimi aktarmaya başlayayım. 1.5 veya 2.0 Mazda MX-5 almak isteyenlere yardımımız olur belki. Araç oldukça çevik, sağlam ve sürücüsüyle bir bütün olarak hareket ediyor. Bunu gaza dokunduğunuz andan itibaren çok iyi bir şekilde anlıyorsunuz. Roadster sınıfında en çok satan araçlardan biri olan Mazda MX-5 bundan önce kullanma şansı bulduğum çoğu Mazda modeline göre en keyifli ve sürüş tepkileri en net olanıydı dersem abartmış olmam sanırım. Araç sürücüsü ile öyle bir bütün olup tepkiler veriyor ki insanı kendisine aşık bırakıyor. Yolda gidişi olsun, performansı olsun bu arada bir kusur bulmak hiç kolay değil. Tipi dışarıdan bakıldığında direk dikkat çektiği için sürücüsünü havaya sokmuyor değil. Keşke kırmızı olup biraz daha dikkat çeksin havamız olsun diyorsunuz. Hatta yoldan geçerken bazı yerlerde durduğumda araba çok şık ve güzel sözlerini duymadım da değil. Arabanın içine ilk oturduğumda Mazda CX-3 ve Mazda 3 karışımı bir araba sizi karşılıyor. Arabanın iç mekânında sert plastik kullanılması beni çok tatmin etmedi. Eşya gözü olarak çok cömert bir araba olmadığını belirteyim. Kapı gözleri yok ve sürücü bir su şişesini koymak için biraz zahmet çekiyor. Keşke torpido ön tarafta konumlandırılıp sürücüyü rahat ettirselerdi. Ekran ve diğer özelliklerin kullanımı diğer Mazda modelleri ile ortak olduğu için ben zorluk çekmedim. Ekran parlaklık ve çözünürlük bildiğiniz Mazda 3 ile aynı. Fakat ekranı kontrol etmek istediğimiz kumandanın yeri biraz el altında kalmış. Mazda 3 gibi konumlandırılsa oldukça kullanışlı olabilirdi zira manuel bir araçta vites değiştirdiğinizde istem dışı eliniz çarpabiliyor. Araç yüksek hızlarda oldukça ses alıyor (doğal olarak ) ama üzerinde bulunan BOSE müzik sistemi devreye girince sesler bir bir kayboluyor. Koltukları tam olarak böyle bir spor araba için yapılmış dedirterek benden tam not aldı. Performans ve yol tutuşu konusunda söylenecek söz; İşte araba budur. Çok farklı marka ve model kullanma şansı bulan biri olarak bu araç çoğu Mazda modelinden ve diğer markaların modellerinden oldukça keyifli. Arkadan itişin de verdiği avantaj ile bu araçta yanlamak hem çok kolay hem de keyifli. Hele bir de ESP yi kapatırsanız . Bunu aracı daha ilk çalıştırırken bile hayal ediyorsunuz zira Mazda mühendisleri sizi gaza getirmek için olsa gerek çalıştırınca bile motora verdiği hafif gaz ile egzozda hoş ve kışkırtıcı bir ses ürettirmeyi başarmışlar. Aracı ne kadar zorlarsanız zorlayın sürücüsünü asla tedirgin etmiyor. Performans olarak bastığınızda nefesi kesilmediği için sürekli yüksek hızları zorlamak istiyorsunuz. Arabayla hız denememde ben 235 km/h gördüm. Bu hızlarda tedirgin eden bir otomobil olmadığı gibi frenleme anında sizi zora sokmuyor. Bu deneyimin enen kötü yanı ise benim gibi Mazda3 kullanıcılarını arabasından soğutan bir alet. Bu araçla sakin bir gün geçirmek zor zira sağdan soldan gelip sizi taciz eden, önüne kıran, gazlamak isteyen çok sayıda tip görüyorsunuz. Öndeki yavaş gidiyor selektör yapıyorsun adam gazlayacak bu diyor sizle birlikte basmaya başlıyor. Cam silen ışıklardaki kişiler her yerde camınıza yapışıyor. Üstünüz açıksa zaten muhabbetin sonu ışık yanana kadar gelmiyor. Abi kaç basıyor süper araba vs. Yani siz siz olun bu arabayı sürmeden ben araba sürüyorum demeyin çünkü özel bir araç olduğunu direksiyona geçmeden sözlerle, okumakla anlamak zor. Söylemeden edemeyeceğim, Ufuk tarzı adamların eline bu arabayı vermeyin çünkü küfür yemenize sebebiyet veren hareketler ve Mevleviler gibi dönüyorsunuz . Araç ile 700 km’ den fazla yol yaptım bana kalsa bir 700 daha yapardım. Hatta acaba arabayı satıp bundan mı alsam sorusu aklımdan çıkmıyor. Araba kapının önünde durdukça sürüşü zevkli olduğu için bununla ben bir tur daha atayım diyorsunuz. Ben açıkçası bu arabaya hasta oldum. Son gün geldiğinde biraz buruk ve üzüntülü olarak Nida kulenin yolunu tuttum. Günümüz doldu arabayı teslim edip son bir foto çekilip oradan ayrıldım. Sonra içimden Burak abiye madem alıyorsun bir hafta alsana şu arabayı deyip söylene söylene yoluma devam ettim. Yine de bu imkânı sağladığı için MazdaClubTR Yönetimi, Mazda Türkiye ve kendi hakkı olduğu halde bana devreden arkadaşım Mustafa’ya sonsuz teşekkürlerimi iletmek istiyorum.

Test Günlüğü'nde bu hafta 2017 Mazda 3'ü 2015 Mazda 3 sahibi üyemiz Ömer ( @Tarahumara ) ile birlikte test ettik. Keyifli bir hafta sonunda Istanbul Park çevresinde gerçekleştirdiğimiz testte Ömer bize farklılıkları, benzerlikleri ve hissettiklerini anlattı. Kendi deyimi ile 2017 Mazda 3 bir makyajdan daha fazlası... Testin ilk dakikalarında "Makyajlı bir Mazda 3'ten ziyade farklı bir araç gibi geliyor bana" diyen Ömer aracın eskisine göre çok daha rafine ve kaliteli hale geldiğini belirtti. Talebimiz üzerine kendisinin kaleme aldığı test yazımıza ve test videomuza aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz