Lider Tablosu

bitch dedim what dedi fak dedim good dedi sivas dedim no dedi yo madafaka dedim.. esp yi kapattı.. sanırım anlaşabiliriz

Makyajlı Mazda 3 Power benzinli aracımı aldım.Çok mutluyum eski arabamda güzeldi ama bu daha iyi olmuş.Çok beğendim.Makyajsız kasada eksik olan çoğu şey tamamlanmış.Eksik olanlarda ilerde yazılımla düzeltirim.Kör nokta için yukarda 10 km yazmıştım klavuzda öyle yazıyordu ama 25 km de devreye giriyor.Head up display de kör nokta uyarılarını veriyor.Sport tuşunu çok sevdim tuşa basınca seyir halindeyken 4000 devire alıyor arabayı.Hız sabitleyici açıksa sport mod devreye girmiyor.Geri trafik uyarı sistemi güzel çalışıyor arkada araba varsa ekranda ünlem işaretleri çıkıyor aynalardaki kör nokta ışıkları yanıp sönüyor devam ederseniz fren yapıyor.Elektronik el freni çok iyi gaza basınca bırakıyor.Bu arada kapı tam kapanmazsa bırakmıyor bilginiz olsun.Farlara bayıldım gece bembeyaz ediyor yolu aydınlatması çok iyi ama sola virajlarda aydınlatma çizgisi çok öne geliyor bazen uzunları açmak zorunda kaldım.Uzunlarda eskiye nazaran çok iyi olmuş.Anahtarlardan arabayı açınca farları açıyor ama kapıdaki tuştan açınca açmıyor.Bayiden alınca lastikler 51 psi oluyor bilginiz olsun 36 ya düşürdüm.Lastikleri beğenemedim . Eski aracımda gvc yoktu virajlarda çok iyi yol tutuyordu esp nin müdahale edip etmediğini anlamıyordum.GVC de bunu hissediyorum sürüş zevkini baltalamıyor virajları çok konforlu alıyorsunuz hatta virajda olduğunuzu anlamıyorsunuz.Makyajsız kasada direksiyon yoldaki bozukluklardan dolayı sağa sola oynamalar yapıyordu onlardan eser kalmamış.Ses konusunda eskiye nazaran daha iyi tırtıklı yolda ses alıyor Yeni yapılan asfaltlarda ise yol sesi çok az içeri giriyor bunun sebebi ise lastikler.Lastikleri o yüzden beğenmedim.225/45/18 michelin yada continental almayı düşünüyorum 20000 km de.Mazdanın en sevdiğim özelliği arabayla bütünleşiyorsunuz kollarınızda direksiyona direksiyondan lastiklere bir parçanız gibi hareket ediyor.Makyajsız direksiyona alışmışım bu tuş dizilimine alışamadım.Zamanla düzelir.Cuma günü aldım 1200 km yol yaptım.

Arabam ile ilk uzun yol tecrübemi yapıp sizlere izlenimlerimi aktarmak isterim. Kullanmış olduğum güzergah birinci nesil mazda3 ve mazda2 ile çok fazla gidip geldim. Arabanın deposunu doldurup tek başıma yazlığa yola koyuldum. Neyse vapura kadar istanbul içinde dur kalk normal gidiş derken arabam 6.4 civarı tüketimi yakaladı. Bu arada dikkat etmedim çok fazla aman az yaksın etsin. Bu sürüş tarzımda manual birinci nesil ile 7.0 civarı tüketiyordu. Mazda2 aynı civarda tüketim değeri yakalıyor birinci nesil ile derken sky motoru beğendim. Sonra önce osmangazi yoluna ardından bursa otobanı girip istikamete devam ettim. Yer yer hızım 180 ve 200 civarı genelde 120 altına düşmedim. Karacabey yolunda öndeki golfe kitledim onunla birlikte gittik sonra 90 civarı sabitleyip erdeğe geldim. Klima açık onu atlamayayım araba inanamadım 320 kuruş yaktı Ben bu yolda 350 kuruş altı iki arabamla yakalayamamıştım.( Benzinin son güncel halleri göz önüne alıp öyle düşünün.) Dikkat etsem bu yeni üç oldukça uzun yolda cimri bir araç olacak. Tabi vw hayranı arkadaşlarımı aradım hacı bu şekilde yaktı yolda bolca videolar vs atarız bir birimize onları da gönderince hepimiz şok. Performans olarak birinci nesil ile mazda2 bayıldığı yollarda bu bayılmıyor aksine hızlanmaya devam ediyor. Bursa otobanında ve osmangazi yolunda bilirsiniz sol şeritte çok kaptırıp giden var bende takıldım öyle beni üzmedi. Fakat mazda bu arabaya turbo eklerse insanın kimyasını fazla bozar. Yüksek hızlarda bir araç bu kadar güven mi verir. Bmw 5 serisine bu konuda aşıktım ama mazdamın da çok güven verdiğini görünce iyi ki almışım dedim. Yakıt tüketim değerlerim 5.4, 6.5, 7,0 benim için kuruş hesabı daha doğru bilgi veriyor.

İstanbul-Eskişehir arası yolculuk. Adapazarı ve Bilecik üzerinden. 2 Kişi, bavul yok. Klima eco modunda hiç kapanmadı. 4.4 lt/100km. Ortalama hız 80 km/s. Yolculuğun 99%'u adaptif cruise control. Sadece 2-3 defa frene ve gaza bastım ışıklarda. Fabrika şehir dışı yakış verisi 4.5 lt/100km. Resmen altına indim 6.3 l/100km ise bir deponun karma yakıt tüketimi. Deponun yarısı İstanbul trafiğinde, yarısı da Eskişehir yolunda bitti. Eskişehir'in girişinde depoyu fulledim. Yol bilgisayarında menzil 870 km idi. Faydası var mıdır bilmiyorum ama aracı aldığımdan beri sadece Shell Nitro+ kullandım.

Sen bi de Jeep'i gör abi Keşke sadece arka teker yerden kesilse. Bi de şöyle bişi var bu daha ilginç:

Rusya'daki bir arkadaşın yapmış olduğu, park sensorleri modifiye eden bir tweak buldum. https://www.drive2.com/l/469348529622484136/ Adresinden orjinal halini görebilirsiniz. Arkadaşın Mazda 6'sı olduğundan sadece dikey resimleri modifiye etmiş. Tweaki indirip biraz kurcaladım. Aracın içine SSH ile bağlanıp yatay olan orjinal resimleri indirip aynı uygulamayı photoshopla bu resimlere uyguladım. Scripti biraz modifiye ettim. Arkadaşın aracı beyaz olduğundan araç resmine dokunmamış ama ben aracımın rengine uygun olsun diye kırmızı çevirdim. Sonuç gayet hoş oldu. Nasıl çalıştığını gösteren ufak bir de video çektim.

Makyajsız Mazda 3 te cam silecek suyu bittiğinde gösterge ekranında uyarı veriyordu.Şimdi yok büyük bir ihtimalle xenon far sistemi için koyulan bir sensördü yeni nesilde yok.Navigasyonla beraber gelen trafik levhalarını tanıma özelliği çok başarılı hız sınırlama ve girilmez levharını tanıyor.Diğer levhaları okumuyor.Makyajsız kasada ayna katlama ayrı satılıyor ve anahtarla araba açıldığında açılmıyordu illa araba çalışacaktı.Şimdi anahtardan açınca açılıyor kapatınca kapanıyor.Klimada eskisine nazaran daha iyi ve hızlı soğutuyor.10 günde 3650 km yaptım tecrübeyle sabit.i-stop klima açık dahi olsa artık daha uzun bekleme süresi sunuyor.Sürücü kapısındaki cam kitleme tuşuna basınca sürücü camı dışındaki diğer camları açıp kapatamıyorsunuz.Sürgülü kapak güzel bir hava katmış telefonu üstüne koyduğum da hiç rahatsızlık vermedi.Bagaj kapağının kolları plastikle kapatılmış ekstradan lastik yastıklar koyulmuş daha oturaklı olmuş ve daha tok bir sese kavuşmuş.Koltuklar yine bagajdan yatırılıyor.Kemer tutacakları eskisinde çok oynaktı sürüş esnasında sallanıyordu şimdi sağlam duruyor kımıldamıyor.Boya çok hassas bilginiz olsun hemen kılcal çizik oluşuyor(Soul Red).Başka aklıma gelenler bunlar

Düşmanlar çatlasın mı diyeyim yoksa başka bişey mi? Kaç aydır bunu bekliyordum ve sonunda yayınlandı. Harika bir performans. Çoğu araç 75 veya 77 km hızda savruluyor. Mazda rüzgar gibi geçti.

Makyajdan önceki SCBS kamerayı hiçbir şekilde kullanmıyor. Sadece lazer sinyalini gönderiyor ve geri dönüşüne göre hesap yapıyor. Sizin kutulara çarpmanızdaki sebep bu. Video testlerin bir çoğunda parlak materyaller ya da fosforlu yelekler kullanmalarının sebebi de bu. Makyaj öncesi sistemdeki lazer sensörü, eğer önündeki yayanın kıyafetlerinden lazer sinyali geri dönüşü alabilirse, yaya için de fren yapar. Makyajdan sonraki SCBS sadece kamerayı kullanıyor. O yüzden yayaları tanımlayabiliyor. Makyaj öncesi 4-30 km iken şimdi 4-80 km'ye çıktı. SBS tamamen aracın önündeki MRCC sensörünü kullanıyor. Makyaj öncesinde de sonrasında da bir değişiklik yok. Forumda @Limpony arkadaşımızın çektiği bir fotoda lazer sinyalleri gözüküyordu.

Zaten koskoca jeep, çarpsın geyiğe devam etsin

Gün itibarı ile servise girdik.sonuç kaçak yok gaz bitmiş klima motoru kapatmış kendini gazı bittiği için ee dedik ne olacak şimdi,gaz basıcaz ücret mukabilinde bizdede niyet yok tabi.O vakit beni bir mühendisiniz inandırsın bu km de araç gazı ne için kullanmış deyince film koptu,hemen akabinde ifade değişti, zaten ustalar gazın doldurulduğu neyse artık hazne diyelim,çok rahat bir şekilde sökmüşler muhtemelen sızıntı oradan olmuştur.Biz yine soruyoruz sonuç,cevap geldi sonunda biz gazı bastık 2,3 gün gözlemleyin klima soğutma yapmaz ise tekrar bakarız.İşleminiz garanti den yapılmıştır denildi.3 gün kuzuyla deliler gibi dolaşmak kaldı bize.

Evet arkadaşlar hafta sonu bende çift egsoz uygulamasını yaptırdım. Yakıştı beeeee. Bu arada Denizli de bu işi en iyi bilenlerden biri Egsozcu Murat ustaya teşekkürlerimi sunuyorum. Denizli civarında bu işi yaptıracak arkadaşlara kesinlikle tavsiye ediyorum. http://eksozcumurat.com

Bose ses sistemi ses seviyesini yükseltince titretmeye başlıyor aynaları ve ön kapıları. Ön kapıları söküp vidalarını sıkılamıştım. Bazı yerlerde sünger takviyesi yapınca kapı içlerinden gelen titremeler gitmişti. Yan aynalar ve dikiz aynaları titremeye devam ediyordu. Yan aynalara yapabileceğim bir şey olur mu bilmiyorum ama dikiz aynasını söküp gevşemiş vidasını biraz sıktım. Aynanın camla temas ettiği yere biraz sünger bant yapıştırıp iyicene sıktım. Eskisine nazaran daha iyi olsa da hala biraz titreme var. Bu arada titreme basslı şarkılarda ses seviyesi 40-45'i geçince başlıyor. Asağıdaki videoda ses seviyesi en sonda 63. Sökmeden önce video çektim ama söktükten sonra çekemedim. Aynanın nasıl söküldüğünü de fotoğraflarla anlatacağım aşağıda. Merak edenler ve görmeyenler varsa, kapı içi sökümünü paylaştığım konu: Önce aynanın arkasındaki plastik korumayı, fotoğraftaki okların yönüne doğru ayırıyoruz. Çok kolay bir şekilde çıkıyorlar zaten. Koruyucu kapağı çıkardığımızda böyle bir manzara bekliyor bizi. Kırmızı yuvarlak içine aldığım yerde ayna ile cam birleşiyor. Ok ile berlittiğim yerdeki vidayı söküyoruz. Bu aşamada isterseniz sadece vidayı sıkıp işlemi bitirebilirsiniz. Vidayı çıkarıp aynayı yukarı doğru çektiğinizde yerinden çıkıyor. Aynayı yuvasından çıkardıktan sonra, ayna arkasındaki kabloyu da üzerindeki klipse basarak çıkarabilirsiniz. Merak edenler için ayna arkasındaki parçalar bunlar. Ben cama bir şey yapıştırmayı sevmediğimden HGS etiketini de bu hazenin içine koymuştum aracı aldığımda. Gişe geçişlerinde hiçbir okuma problemi olmuyor. 80 km/h hız ile geçip okumuşluğu var. Ben, aynanın yuvaya oturduğu yere 2-3 kat bez bant attım ve söktüğüm adımların tersini uygulayarak geri taktım. Eğer siz isterseniz başka yöntemleri de kullanabilirsiniz. İşlemden önceki titremenin videosu. Sileceğe bakarak biraz anlayabilirsiniz. Kamera çok iyi çekemediği için işlemden sonraki halini çekmedim.

MazdaClubTR 10.Yıl Hediyelerinin Nisan ayı kazananları belli oldu. Lider Tablosu linkinden de görebileceğiniz gibi Nisan ayında ; Toplamda ; @Zealot 134 beğeni ile birinci olarak 10 puan, @Tarahumara 108 beğeni ile üçüncü olarak 6 puan, @Fotifoti105 beğeni ile ikinci olarak 4 puan, @M.E.G de 70 beğeni ile 4. olarak 3 puan aldı. Bildiğiniz gibi bunun yanında teknik konular yani Modeller kategorisi altında yer alan konularda en çok beğeni alanlara da puan veriyorduk. Buna göre ; 2. Nesil Mazda 3 - 18" Jant ve Lastik Uygulaması konusundaki mesajı ile @SpeedMazda e 8 Puan 2017 Makyajlı Mazda 3 Sahibi Arkadaşlar Var mı ? konusundaki mesajı ile @Leanback'e 6 puan Sedan vs. Hatchback - Hangisin Yol Tutuşu Daha Üstün? konusundaki mesajı ile @M.E.G'e 4 Puan Mazda CX-3 Kullanıcı Yorumları konusundaki mesajı ile de @SR-71 e 3 puan verilmiştir. @Zealot ve @Tarahumara arkadaşlarımız daha önceden tüm ödülleri kazandıkları için değerlendirme dışı bırıkılmış ve bunun sonucunda toplamda toplamda ; @SpeedMazda 8 puan ile birinci olarak Mazda Polar, @M.E.G 7 puan ile ikinci olarak Mazda Yelek ve Gömlek, @Leanback da 6 puan ile 3. olarak Mazda T-shirt + kartvizitlik + 2GB Mazda 3 USB kazandı. Buna ek olarak Nisan ayının birincisi olması sebebi ile @SpeedMazda 5 ayın sonundaki Periyodik Bakım oylamasına katılma hakkı kazanmış bulunmaktadır. Bizden ve @Mazda Türkiye'den bir hatıra olmak üzere üyelerimizin hediyelerini güle güle kullanmalarını diliyoruz. Tüm haberi görüntüle

TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Sözcüsü Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, suistimal edildiği ve amacından saptırıldığı gerekçesiyle geçen yıl kaldırılan Trafik Elektronik Denetleme Sistemi'nin (TEDES) tekrar geri döndüğünü, uygulamanın, sistemini yeni usul ve esaslara göre yenileyen İstanbul ve Konya'da gelecek hafta faaliyete geçeceğini söyledi. TEDES'in trafik kazalarını ve dolayısıyla can kaybını önlemek için Türkiye'nin farklı illerinde uygulanmaya başlandığını anımsattı. Ilıcalı, şehir içinde trafiğin düzenlenmesi, mal ve can kaybının önlenmesi, hız ve ışık ihlalinin önüne geçilmesi gibi amaçlarla kurulan TEDES'te kesilen cezaların yüzde 70'inin Hazine'ye yüzde 30'unun ise belediyelere gittiğini hatırlattı. "GELİR KAPISINA DÖNÜŞTÜ" Getirilen düzenleme ile belediyelerin yüzde 30 pay almasının onların isteğini artırdığını dile getiren Ilıcalı, bu sayede sistemin hızla yayıldığını anlatarak, "Ancak sonra bu işi suistimal edenler oldu. Bilerek veya bilmeyerek bazı belediyeler ve sistemi kuran şirketler bunu bir gelir kapısına dönüştürdü. İş amacından çıktı. Sonra hepimiz anormal ve haksız cezaların kesildiğini gördük" diye konuştu. Özellikle Ordu'da kesilen anormal cezalar sonrası vatandaşlardan tepki alındığını ifade eden Ilıcalı, sonrasında İçişleri Bakanlığı'nın harekete geçtiğini ve TEDES'i kaldırdığını söyledi. Ilıcalı, TEDES üzerinden adeta tuzak kurarak vatandaşın gelir kapısına dönüştürülmesine İçişleri Bakanlığı'nın müsaade etmediğinin altını çizdi. "DÜZENLEME YAPAN DEVREYE ALABİLECEK" Ilıcalı, TEDES'in kaldırılmasının çare olmadığının görülmesi üzerine ilgili tarafların bir araya geldiğini belirterek, sistemin nasıl olması gerektiğine dair usul ve esasları belirleyen yeni mevzuat oluşturulduğunu söyledi. Eksiklerin ve yapılması gerekenlerin ne olduğunun belirlenmesinden sonra bunun belediyelere de iletildiğini anlatan Ilıcalı, şöyle devam etti: "Yeni usul ve şartlara göre düzenleme yapanlar sistemi tekrar uygulamaya alabilecek. Bunun esas amacı can kaybını azaltmak. İnsanlarımız trafikte hayatlarını kaybetmesin. Bunun içine ticareti koyduğun zamanda işte bu kadar önemli sistemleri durdurup tekrar yeni düzenlemeler yapmak durumunda kalıyoruz. Yeni düzenlemelerle beraber TEDES tekrar devreye girecek. Bizim bunu elle, trafik polisi ile yapmamız mümkün değil" "GEÇEN YILKİ KAZALARDA 7 BİN 300 KİŞİ ÖLDÜ, MADDİ HASAR 30 MİLYAR TL" Ilıcalı, yapılan bir incelemede İstanbul'da sadece bir kavşakta TEDES veya trafik polisi olmaması durumunda bir günde bin ihlal yapıldığının görüldüğünü vurguladı. Geçen yıl ülke genelinde bir milyon 182 bin trafik kazasında 7 bin 300 kişinin hayatını kaybettiğini dile getiren Ilıcalı, bu kazalarda 307 bin 619 kişinin yaralandığı aktardı. Ilıcalı, "Bizim ilk önceliğimiz can kaybını önlemek. Canın telafisi yok. Ama bir de maddi kaybı var ülkenin. Geçen yılki trafik kazalarında 30 milyar liralık hasar meydana geldi. Bu çok ciddi bir rakam" ifadelerini kullandı. "İSTANBUL VE KONYA'DA BAŞLIYOR" Türkiye'nin trafik yazılımı konusunda artık çok ciddi ilerlediğini belirten Ilıcalı, "Akıllı sistemleri ne kadar devreye koyarsak, 7 gün 24 saat sürekli denetim sağlarsak ölümlü kazalarda da önemli bir azalma sağlayacağız. Bunun için Emniyet Genel Müdürlüğü büyük bir gayret içinde. İstatistiklerde azalma var ama tam yeterli değil" diye konuştu. Elektronik denetleme sistemini, kaldırılmadan önce 19 belediyenin uygulamaya aldığını anımsatan Ilıcalı, emniyet yetkililerinde aldığı bilgiye göre TEDES'i yeni usul ve mevzuatlara göre yenileyen İstanbul ve Konya'da uygulamanın gelecek hafta başlayacağını söyledi. Ilıcalı, TEDES için halihazırda başvuran belediye sayısının ise 130 olduğunu kaydederek, Intertraffic İstanbul Fuarı'nda düzenlenen bir panelde çok sayıda büyükşehrin ulaşım yetkilisiyle bir araya geldiğini ve sistemi kendilerine anlattığını sözlerine ekledi. Kaynak : http://www.ntv.com.tr/ekonomi/tedes-geri-donuyor,rk36GK8xbUGAXHa-scr7cw Not: Bundan önce çoğu arkadaşıma demişliğim var sistem kapalı hiç bir şekilde ceza yok hani hız yapsan bile fakat düzenleme geri geliyor bundan önce gördüğünüz tüm tedesler aktif olarak çalışacaktır. Bazı insanlarımız ben geçtim ceza gelmedi vs. demesin. Devlet sözüm ona düzenleme yaptım dediği yerlerde bir düzenleme şuan yok. Uzun yol yapacak olan arkadaşlar eds olan yollarda 70 denilip az ileride sizi 50 km\h düşürüp tabi siz son anda farkedip frene basana kadar aniden ceza yazıla bilir. Bundan dolayı bu hız olur mu demeden kurallara uyun. Yoksa ceza yersiniz bilginiz olsun. Sistemi yakından bildiğim için uyarmak istedim

Görünüm başlığı adı altında, çok hoşuma giden ve Miata forumunda rastladığım bir kaç fotoğrafı sizlerle paylaşmak istedim sevgili Mazda dostları.. Arabanın rengi ve üzerindeki çamur harika manzarayı tamamlamamış mı sizce de?

Olur süper de olur. Öncelikle şunu sorayım: Bu supercharger i kıbrısta bulma şansımız var mı? Teorik olarak 0.2-0.3 bara kadar motorda hiçbir değişikliğe gerek yok. Sonrasında ise yazılımsız biraz zor. Krank kırma ihtimali var. Şanzuman kodunu araştırıp max tork değerini öğrenirseniz kabaca şanzuman için de yorum yapabiliriz. Virüsü kapmışsınız Geçmiş olsun.

bugün yeni bi takım aldım.. 40km si dolsun mevlütünü okutcam. hepiniz davetlisiniz.

yalnız sitenin ve testlerin degisik bir baglayiciligi var, siradan ne kadar araba varsa izliyorum, cekirdek gibi, birakamiyorum [emoji23]

Şimdi izledim mx5 testini. Bu videodaki test edilen araç, billstein spor süspansiyonlu olan versiyon değildir. Biz spor süspansiyon olmayanı da bir kaç gün kullandık. Aynı bu videodaki gibi dalıp çıkıyordu. Spor süspansiyon olan yatmıyor hiç. @Burak da bu noktada bana katılacaktır.. aracın dalıp çıkmalarından çok şikayet etmiştim.. Bir diğer yandan böyle bir testte ağırlığın olumlu değil olumsuz etkisi olduğu tartışmasız.. Teknik olarak açıklamak gerekirse Dönerken maruz kaldığı merkez kaç kuvveti kütle ve G kulletinin çarpımı ile hesaplanır.. yere uygulanan sürtünme kuvveti de kütle ve sürtünme katsayısı ile hesaplanır.. kütleler birbirini götürür ve virajdan savrulmada, gerçekleşen olay, kütleden bağımsızdır.. zaten bakarsanız 1800 kiloluk mercedes E serisi de,1000 kiloluk fiat spider da aynı hızda dönüyorlar. Peki burada kütlenin önemi nasıl oluyor derseniz, araçların bu savrulma testinden sağ salim çıkabilemelerinin tek bir sorumlusu var. o da ESP. Normal şartlar altında hiç birisi bu dönüşü yapamaz. Sadece ESP dönderiyor aracı. 1 tekere fren yaparak ani dönüş sağlıyor.. Zaten bazı araçların fren lambasının yanmasından da anlayabilirsiniz.. Kimi firma esp devredeyken fren lambalarının yanması için bir yazılım yapmış. kimileri de yanmaması için.. Tekrar kütleye dönersek, araçlarımız dinamik yükler altındayken hareket edip, değişken davranış gösteriyorlar.. burada viraj tarafındaki tekere göre ağırlık merkezinden moment alırsak, ağırlığı fazla olan aracın, viraj dışındaki tarafının daha çok hafifleyip neredeyse yerle temasının kesileceğini, viraj tarafındaki lastiğinde aşırı yüke maruz kalıp neredeyse dönemeyecek pozisyona gelmesi.. veya jeep grand çaroki nin lastiğinin janttan çıkması. Sağ ve sol slalom dönüşlerde, esp den sonra en önemli kural, aracın esnememesidir. normalde düz giden bir aracı sola yönlendirdiğinizde , sağ tarafı x kadar kuvvete maruz kalıyorsa, düz gitmeyip bir tarafa doğru dönen bir aracı, diğer tarafa çevirdiğinizde, belki 2x kadar kuvvete maruz kalacaktır. bu yüzden sert süspansiyon, dengeli bir dönüşe ve optimum frenlemeye esp den sonra en büyük katkıyı sağlayacaktır. Bknz panamera .. hiç esnemeden ok gibi dönüyor .. veya bknz mercedes C350e resmen testten sınıfta kalmış anca 64 km hızla dönebiliyor ve 66-67 ile bile spin atıyor.. bu sonuçtan, hybrit modelin bataryalarının yaptığı ağırlığın olumsuz etkisini çıkarabiliriz. Esp konusunda mazda zaten çok başarılı değil.. yokuş yukarı bir tekerini havaya kaldırdığınızda, malesef yerinden kımıldayamıyor.. çok kez testlerini yaptık ama paylaşmak nasip olmadı.. Eski versiyon esp lerin ise, yenilerin karşısında malubiyeti kaçınılmaz olacaktır ___ bir de bu test 80 km hızla ve esp odaklı olduğu için tartışmasız mx5 diyorum. ama 120 den sonra yapılacak her türlü yol tutuş testinde, rx8 i kenara bırakın, mazda 6 bile mx5 i geçer =) yoksa bizim kadıköyden göztepeye doğru e5de, 90 la giderken, rx8 in burnunu bariyere çevirip, esp yakmadan geri yola sokmuşluğumuz var. videosu bile vardı bir yerlerde.. rx8 90 a kadar gayet oturaklı babacan bir araba gibi. kompakt roadsterler ile çeviklik konusunda kıyaslanamaz ama 100den sonra filan tıpkı savaş makinası gibi..

Türkiye'de krank gücünü %10 hata ile ölçebilecek kapasitede dyno ve bunu hesaplayacak kapasitede personel toplamda belki 1 - belki 2 tane vardır.. geri kalan binlercesinin hepsi, ama hepsi, tamamen sallama sonuçlar üretir.. üzerinde konuşacak veya tartışacak bir veri sunamazlar. gerçeği bırakın, gerçeğe yakın "acaba" dedirtecek kadar bile değeri yoktur.. hiç bir değeri yoktur.. önemsizdir.. gereksizdir.. değersizdir.. yapılamaz. ölçülemez. imkansız. saçma . bilmem anlatabildim mi

Bir filtre tedarikçisinin hatasının mazdayı getirdiği konuma bak. 2016 sonu ve 2017 modellerde sorun çözülmüş durumda. 2015 araçlardan da problem olanlar düzeltilmeye başlayacak önümüzdeki günlerde...

Bakılması gereken tek özellik emisyon salınımı. Avrupa bunu böyle yapıyor. Motorun ne kadar büyük olduğu ya da aracın yaşı önemli değil. Siz çevreye ne kadar zarar veriyorsanız o kadar vergi ödemelisiniz. Uzun bir tartışma konusu ama ülkede malesef vergi toplanamıyor. Vatandaş kaçırıyor devlet yakalamaya çalışıyor. Hal böyle olunca da tuttuğu yerde öpüyor.

Ben de böyle kapladım. Kadife yerine kaydırmaz denilen malzemeyi kullandım. Hem siyahını aldım hem de beyazını ama beyaz daha hoşuma gitti. Torpido ışığı da beyaz led olunca daha güzel oldu. Hem tıkırtı sesleri tamamen kesildi hem de sert viraja girdiğimde kayıyordu içerideki şeyler o olay bitti. Çift taraflı bantla yapıştırdım kaydırmazı. Ölçüleri de tamamen deneme yanılmayla. 2 saatimi aldı.

Navigasyon için para harcamak mantıklı değil malesef. Daha doğrusu mantıklı bir fiyat sunsalar olabilir ama benim gözümde değeri maksimum 100 tl bu sattıkları sd kartın. Bu devirde neredeyse herkes bedavaya güncel, hem de online trafik bilgisiyle navigasyon hizmeti sunarken, yılda bir kere güncellenen onda da neredeyse yeni yolların hiçbiri gelmeyen, ayrıca online trafik hizmeti verebilmek için yıllık 420 tl isteyen ama o hizmeti bile düzgün veremeyen bir sisteme 2554 tl vermek kerizlik gibi geliyor bana. Veren varsa kusura bakmasın lütfen. Tabi ki de karar sizin, para sizin. Yerinizde olsam önce kırık bir şekilde denerdim. Hoşunuza giderse ve hakkını vereyim adamların derseniz gidip orjinalini alırsınız. Arkadaşın navigasyonla imtihanını ben gördüm. Aman ya Rabbi. İngilizce konuşan kadına sesli komutla 'Navigate to sivas'. Anlaşamadılar. Hatta kadına ayıp sözler söylüyordu en son.

Biz nerdeyiz bunlar nerde... Aynı gezegende mi yasiyoruz, ayni problemlere mi sahibiz anlamak güç... Logan filminde bir ornegi vardi bu kamyonlarin, kasitli yerlestirilmis bir reklam mi acaba diye dusunmeden edemedim. Elon Musk Tesla’nın elektrikli kamyonundan ilk görsel ipucunu paylaştı Elektrik gücünü yeni bir sınıfa taşımaya hazırlanan Elon Musk, Tesla Semi’den teaser niteliğinde bir görsel paylaştı. Elon Musk’ın yaklaşık 15 gün önce resmi Twitter hesabı üzerinden tanıtım etkinliğinin eylül ayı içerisinde gerçekleşeceğini duyurduğu tamamen elektrikli kamyon modelinin tasarım çizgileriyle ilgili meraklı bekleyiş devam ediyor. Bu zaman kadar bağımsız tasarımcıların üzerinde çeşitli tasarım projeleri geliştirdiği bu modelin teknik değerleri kadar dış hatları da Tesla’nın geleceği için şüphesiz oldukça önemli. Tanıtım organizasyonu için geri sayımını sürdürdüğümüz modelle beklenen ilk detay nihayet Musk’tan geldi. Musk Kanada’nın Vancouver şehrinde katıldığı bir organizasyon sırasında merakla beklenen kamyonla ilgili ilk görseli paylaştı. Musk’ın konuşmasıyla ilgili video henüz resmi kaynaklardan yayınlanmazken etkinlikle ortaya çıkan Semi’nin tek kare görseli video ortaya çıkana kadar modelle ilgili şimdilik işimizi görecek gibi gözüküyor. L formlu LED farlarıyla öne çıktığını gördüğümüz Semi oval gövde yapısıyla aerodinamik açıdan ciddi oranda zengin olduğunun ilk sinyallerini veriyor. Musk, günümüz kamyonlara göre özellikle güvenlik açısından ciddi geliştirmelere sahip olduğunu belirttiği kamyonla birlikte Tesla modellerinin Amerika boyunca tamamen otonom modda kullanılabilmesi için çalıştıklarını da belirtti. Teknik detayları da halen oldukça kısıtlı olan modelle ilgili gelişmeleri LOG.com.tr üzerinden takip edebilirsiniz. http://www.log.com.tr/elon-musk-teslanin-elektrikli-kamyonundan-ilk-gorsel-ipucunu-paylasti/

Gezim boyunca 4 gün Kia Ceed, 2 gün de Seat Leon SW kullanma fırsatı buldum. Tabi bunları kullanma fırsatı buldukça da kendi aracım Mazda 3'ümle de karşılaştırma imkanı buldum.İlk araç Kia Ceed 2016 model 1.6 atmosferik motorlu manuel araç idi, 23bin km.de geldi. Kendisiyle 1500 km geçirdik. Kia öncelikle en konforlu araç bu üç araç arasında. Yumuşak bir sürüş hissi var. Direksiyonu yumuşak ve uzun yolda hiç yormuyor. Fakat yolu hissetmekte yetersiz kalıyor. Sürüş zevki fazla yok. İlk vites kalkışlarda yeterli hızlanmayı hissettiremiyor, ağır kalıyor gibi. 1.6 atmosferik motoru ise gücü ve torku çok geniş bir devir aralığında sunuyor. 5. viteste yokuşlarda vites düşürmek çok gerekmiyor. 6. vites olmasına rağmen 120 km hızda 3500 devirde oluyor ki bu da çok fazla motor sesi demek. Avusturya ve Macaristan'da otoban hız sınırları 130 olmasından ötürü yüksek hızlarda motor sesi konforu negatif etkiliyor. 100 km hızdan itibaren motor sesi rahatsız etmeye başlıyor. Rüzgar sesi ise 110 km civarı bir hızdan sonra hafifçe gelmeye başlıyor. Yol sesi ise sınıfının standartında. Belki fazla motor sesi aldığından diğer 2 sesin az geldiğini hissetmiş olabilirim.Süspansiyonu lastiklerinin 195-65-15 olmasından ötürü daha yumuşak hissettiriyor. Koltuk konforu ise en kötü araç. Bel desteği olmadığından belim çok fazla ağırdı. Yine de koltukları yumuşak, ön koltukları yatırıp uyumak işkence olmuyor. Yol tutuşunu fazla test edemedim eşimle olduğumdan ve onun korkusundan ötürü, ama yol boyunca hiçbir sıkıntı çıkarmadı, en ufak tedirginlik yaratmadı.İç mekana gelirsek sürücü odaklı bir ön konsol var. Herşey gayet kullanışlı. Vitesin ön tarafında usb ve çakmaklığın bulunduğu derin göz çok büyük bir artı. Ek olarak 2 adet bardaklık park freninin yanına konumlandırılmış ve 2. bardaklığın olması fayda sağlıyor. Eşya gözleri açısından en iyi araç bu diyebilirim. Bagajı da gayet büyük bir hatchback arabaya göre.Direksiyon üstündeki tuşları kullanmak gayet rahat, fakat direksiyonun tutuşu hiç iyi gelmedi. Bir şekilde uygun tutuş pozisyonu bulamadım, hepsi rahatsız etti ve bir süre sonra baş parmağım ağrıdı. Baş parmağın denk geldiği kısımlar çok ince yapıldığından belki de. Yalnız hız sabitleme ve limitleme aynı tuş ile aktifleştiriliyor. Hız sabitlemeyi devre dışı bırakmadan kapatma imkanı tuş ile yok. Ya frene basmak zorundasınız ya da aynı şekilde açıldığı tuş yardımıyla devre dışı bırakmak zorundasınız. Ardından tekrar devreye alıp tekrardan set etmeniz gerekiyor. Çok saçma bir durum. Ayrıca da hız sabitleyiciyi açtıktan sonra hızı sabitlemek için hız azaltma tuşuna basılması gerekiyor. Hız artırma tuşuna basarsanız bir tepki vermiyor.Bu durum haricinde ortalama bir araç olarak hissettirdi. İç mekanı da daha kaliteli geldi. Yumuşak malzemeler ön göğüste, kapıda kullanılmış. Hiçbir trim sesi ile karşılaşmadım. Bu anlamda benden beğeni kazandı ve şaşırttı. 1500 km boyunca yakıt ortalaması tahmini 6-6.5 lt/100km civarında kaldı. 110 km hız ile giderken düz yolda 4.5-5 lt ortalama yakıt yakıyor bu araç. Motoru gerçekten verimli.Motorun tork ve gücü geniş bir devir aralığında verdiğinden bahsetmiştim. Bu durum araca bir yapaylık kazandırıyor maalesef. Torku düşük devirde vermesi güzel ama gaza basışa göre gidişi çok fazla değişmiyor, elektrikli araçlardaki güç ya açıktır ya kapalı ya, aynen öyle bir durum deneyimledim. Çok hafif bir yokuş çıkarken sabit hızda gitmek için gaza az bir oranda basmak yeterli iken, gaza daha fazla bastıkça o gücü aynı oranda hissettirmesini beklerim. Lineer bir güç artışı beklerim. Ama Ceed'de böyle değildi. Gaza o sabit hızla giderken basılan orandan fazla ne kadar basarsam basayım o gücü çok erken ve hemen veriyor. Kimileri beğenebilir ama ben beğenemedim.Alınabilecek, iç mekanı kaliteli, ergonomik, sağlam bir araç sonuç olarak. Mazdamla kıyaslarsam da sürüş zevki, yalıtım, iç ve dış dizayn konusunda geride iken, motor, yakıt tüketimi, konfor anlamında daha iyi. https://images-blogger-opensocial.googleusercontent.com/gadgets/proxy?url=http%3A%2F%2Fthekoreancarblog.com%2Fwp-content%2Fuploads%2F2012%2F04%2F6872135894_97ce7e2447_b.jpg&container=blogger&gadget=a&rewriteMime=image%2F* Gelelim 2. aracımıza. Hep denemek istediğim turbo benzin motorlu bir araç. 2016 model Seat Leon StationWagen FR 1.4 TSI 150 hp manuel, ful cam tavanlı sunroof. 26bin km civarında teslim aldım aracı ve ilk anda debriyajının aşırı sert olması dikkatimi çekti. Budapeşte trafiğinde (İstanbul trafiğine çok benzer) çok çile çektirdi bu debriyaj.7 civarı sn. 0-100 ü olan bir aracı kullanmak gerçekten çok ama çok keyifli. Ara hızlanmaları çok iyi bir kere aracın. Ful gazda 6. viteste dahi bir atmosferik aracın yüksek devirde hızlanmasından daha çabuk hızlanıyor. Eğer hız sabitleyici ile hızlanmak isterseniz 5.5-6 lt/100km anlık tüketimleri görerek hızlanabiliyorsunuz. Atmosferikte bu değerleri düz yolda sabit giderken yakıp, turbo benzinli araçta hızlanırken aynı değeri yakmak çok güzel bir his. İlk viteste hızlandıktan sonra 2 ye atıp uzamak 100 ü görmek, o kafanın geriye dayanması mükemmel hissettiriyor insana. Gücü, torku ayağının altında hissetmeyi anlatmak için kelimeler kifayetsiz kalıyor. Bu araçla bir çok araç tokat manyağı yapılır, tam bir zevk arabası.Ful cam tavan ve sunroof ise araca çok çok ayrı bir hava katıyor. Araç içini çok fazla ferahlatıyor. Simsiyah iç mekan bile sunroof ile harika hissttiriyor. Dış mekana zaten bir kusur bulunamaz, Skoda Superb'in o far tasarımını hep severdim. Leon'un yeni kasaya uyarlanınca hayran olmuştum. D sınıfı stationwagenlar biraz orantısız, çok uzun gelirken; C sınıf stationwagen tam kararında diyebilirim. Hem orantılı uzunlukta, hem çok geniş bagajı ile çok büyük avantaj sağlıyor. Ayrıca D sınıflar gibi şehiriçi park da çok sıkıntı olmuyor. Park demişken ön ve arka sensörleri ile ekranda gösterilen park asistanı aşırı kullanışlı. Sistem çok iyi çalışıyor ve çok yardımcı oluyor insana. Ön park sensörü de bence olmazsa olmazlardan artık.İç mekana gelirsek ön konsol çok hoşuma gitti. Sürücü odaklı. Çok dik ve yüksek olmasına rağmen sevdim. Fakat orta konsol için aynısını söyleyemeyeceğim. Tek bir bardaklık ve küçük bir vites önü boş alan dışında bir eşya gözü yok. Kol dayama içi çok küçük, fakat kolçağın öne arkaya çekilebilmesi hoş bir detay olmuş. Kapılarda az yumuşak malzeme kullanılmış, sadece ön göğüste yumuşak malzeme vardı. Sert malzemeler çoğunlukta, fakat iç mekan sıkı hissettiriyor.FR donanıma gelirsek, ful led yükseklik ayarlı farlar, iç led aydınlatma, arka led stoplar insanı mest ediyor. Ama tüm bunların üstüne bir de anahtarsız giriş ve çalıştırma ile elektronik park freni olsaydı tadından yenmezdi. 17" jantlar ve ince yanaklı lastikler yüzünden sürüş çok konforsuz. Üstelik bu jantlar yüzünden iç trim sesi de gayet fazla. Ful cam tavan yüzünden aracın burkulma direnci kötüleşmiş. Çukurlardan geçerken aracın burkulduğunu hissettim ve cam tavandan çokça seslerin gelmesinden de bu durum anlaşılıyordu.Hız sabitleyicinin sinyal kolu üstünde olması ise başta biraz zorlayıcı oldu. Kendi Mazdamda kornanın yanında olan tuşların rahatlığına alışınca sinyal kolundan hız artırıp azaltma zorladı biraz. Bunun dışında bir sıkıntı ile karşılaşmadım iç mekanda. Tek sıkıntım farları açtığımda gösterge ışıklarının şiddetini değiştirememem ve km, tüketim verilerini sıfırlayamamam oldu.Aracı aldığımda yakıt tüketimi 22 lt/100 km idi. Galiba önceki sahibi yakıtı fulledikten sonra biraz basmış. Ben sıfırlayamadığımdan devam ettim ve 500 km. lik yol sonucunda tüketimim 4.5-5 civarlarındaydı. Çoğunlukla parasız yolları kullandığımdan 50-70-90 km hızda gittim, Macar otobanında 120-130 km hız yaptım. Bunların sonucundaki tüketim verisi bu. Düz yolda 3.5-4 lt yakıyor 100-110 km hızda giderken.Yol tutuşa gelirsek 17" jantın verdiği avantaj yadırganamaz bir gerçek. Fakat bozuk yollarda tümseklerden geçerken aracın anlık yolla iletişiminin kaybolduğunu ve tümsekten sektiğini hissettiğim anlar oldu. Bu da anlık bir tedirginliğe yol açıyor ister istemez. Virajlarda yatma eğilimi hiçbir şekilde yaşamadım. Direksiyon hissi Mazda'ya göre 1 tık geride, ama Leon'un direksiyon konforu çok daha iyi. Ceed'den sonra iç mekan gösteriş anlamında çok iyi hissettirdi. Yol sesi ve motor sesi anlamında da çok daha iyi hissettirdi. 100 den sonra rüzgar sesi almaya başlıyor, motor sesi ise minimum düzeyde. Yol sesi ise tahmin ettiğimden fazlaydı. O gün kullandıktan sonra Türkiye'ye geri dönüp Mazda'ma bindiğimde rüzgar sesi ve yol sesi seviyelerinin 120 km hızda aynı olduğunu deneyimledim ve şaşırdım açıkçası. Buradaki asıl nokta Macaristan ve Slovakya'daki yolların Türkiye'nin ara sokaklarındaki yollardan bile kötü olduğu konusu atlanmamalı. Buna rağmen yol sesi ve rüzgar sesi aynı geldi.Mazdamla kıyaslarsam yine, Seat Leon 1.4 TSI SW FR, bagaj, yakıt tüketimi, performans, sürüş hissi, sürücü odaklılık konusunda öndeyken; direksiyon hissi, konfor, iç mekan kalitesi konusunda Mazdam daha iyi.Herşeye rağmen manuel araç işkence. Otomatik vites candır. İnsan otomatik vitesli araçta hem direksiyona daha iyi hakim olunuyor, hem de yola daha iyi dikkat veriliyor.

bir sempozyumda pilli araçların üretiminden itibaren , pilin atık hale gelmesine kadarki tolam emisyonunu sordum, çok pis baktılar suratıma...

herkese çok teşekkürler. yiğidoğlanı biraz evvel teslim aldım, kaza yaramış kendisine:) zira bu vesile ile farları falan parlatılmış hafiften pasta cila yapılmış. toplam maliyet: boya+işçilik+malzeme 850 tl.

Arkadaşlar bir makina mühendisi olarak belki bazı konularda benimde yardımın olabilir. Cok fazla tecrübem yok ama Gt power diye tek boyutlu bir program ile motor modeli oluşturup gayet detaylı sonuçlar elde edebiliyoruz. Bunun için silindir piston enjektör manifold turbo nun özelliklerini bilmek gerekiyor. Bu ise kalkismadan önce bence simülasyon ile bazı sonuçları ongerebikiriz.

Sesin kaynağı bulundu arkadaşlar. Bugün aracı her zaman geldiğim özel srvise getirdim, lifte kaldırıp denedik. İki ihtimal vardı, ya V kayışı rulmanı ya da trigere bağlı olanlardan biri. V kayışını çıkarıp denedik, ses devam edince triger kayışı da söküldü ve sesin devirdaim rulmanından geldiği anlaşıldı. Devirdaim ile beraber triger kayışı (bir kere çıkınca tekrar takmak sıkıntı yaratabiliyormuş) ve V kayışı (hafif yıpranmış) değişti. Malzemeler 480 tl tuttu, 250 de işçilik. Toplamda 700 tl masraf oldu, ağır bakım da çıktı aradan.

Evet Mazda 6'ya 2 kere makyaj geldi. Sizin aracta SBS yok ve SCBS'de 30km'ye kadar devreye giriyor. Arac size bir guzellik yapmis anladigim kadariyla Yine de bir kontrol edecegim teknik dokumanlari.

Dacia lodgy ticari aracıma üç senedir sinyallere, frenlere led uyguladım hepsi çalışıyor. Sadece devamlı yanan gündüz lambaları 6 ay gidiyor. Şimdide 2012 mazda 3 aracımın tüm sinyal ve fren lambalarını lede çevirdim. Güzel sonuç aldım. sinyaller için öncesi ve sonrası

Mazda6 konumuz vardı ama bulamadım. @Mehmet Özdemir Bizi diskoya götür, pardon bizi konuya götür 2 defa devreye girdi bende. Geri geri çıkarken otomatik fren yapıyor onu eşinize gösterebilirsiniz, mükemmel çalışıyor Millete göstercem diye bir gün dalcam bi yere de dur bakalım

Mehmet hocam, lastikleri alırken çok araştırdım. Yalnız, o dönem ya falkenın fiyatı uçuktu ya da 2017 üretimi lastikler henüz piyasa da yoktu. Yoksa bu fiyata bu etiket değerleri olan lastik kaçmazdı. Petlastan daha yumuşak olduğu kesin haliyle de 3 desibel az ses üretiyor. Ha petlastan memnunmuyum? Evet. Bir daha alırmıyım? Bir başka yerli firma Falken'ı denemek varken. ALMAM. Hava sıcaklığı +10 ve üzeri sorunsuz. Islak kuru fren mesafesi, özlediğim Hulk'un arkadan tutma hissini veriyor. Maalesef, Petlas'ın C yakıt tüketim değeri kesinlikle doğruyu yansıtmıyor. Normal şartlarda 9-9.5 lt olması gereken gaz tüketimim 10-10.5 lt arası değişiyor. Gaz ayarından, yakıttan, filtrelerden, yağdan, subaplardan, lastik basıncından kaynaklı bir sorun olmadığından adım gibi eminim.

Aklıma gelmişken şunuda yazayım.Park tuşunu sol dizin oraya almışlar.Sürekli açık şekilde kullanıyorum.Eskiden park ederken devreye giren ön ve arka park sensörleri artık sürekli devrede oluyor.Trafikte öndeki araca çok yaklaşınca park menusu açılıyor ve ne kadar yaklaştığınızı gösteriyor aynı şekilde arkadaki araç çok yaklaşıncada devreye giriyor ve ne kadar yaklaştığını gösteriyor.Eskisinde park tuşuna bassanız dahi sürüş sırasında belli bir hızın üstünde aktif olmuyordu.Önce R ye almanız gerekiyordu yada park tuşundan aktif etmeniz.

Parça olarak Bosch, TRW gibi bilindik, belirli kalite standartları olan veya fren üzerine daha ağırlık veren Brembo, EBC gibi markaları tercih edebilirsiniz. Aracınızın orijinal fren sistemi ve ekipman üreticisi ise ATE ' dir. Fren sistemimiz olarak oldukça güvenilir ve sağlamdır. Aracın en önemli donanımlarından biri olan bu sistemi yan sanayi parçalarla riske etmek yerine orijinal ekipmanlarla gerekli değişimi yapmak daha iyi olacaktır. Tabi kişisel karşılaştırmaları ve gerekli değerlendirmeleri herkes kendisi yapacaktır. Kişisel görüşüm sıralama olarak 1.Ate 2.Brembo olurdu. (Aracı aldığımda 57K civarındaydı, üzerinde yan sanayi balataları görünce zamanına bakmaksızın ön arka Ate ile değişmiştim.) Fiyatları aldığım yerden fikir vermesi amaçlı yazıyorum, daha uygun veya daha yüksek fiyatlar olabilir. Mazda 3 Ön/ARKA fren balata fiyatları; ATE = Ön: 130,00 TL Arka: 110,00 TL Brembo= Ön: 110,00 TL Arka: 90,00 TL Bosch= Ön: 95,00 TL Arka : 60,00 TL TRW = Ön: 85,00 TL Arka: 70,00 TL

Arkadaşlar jeep in lastiği gümlemiyor.. Lastik janttan çıkıyor.. Dar janta geniş lastik takınca, her aracın başına gelir.. Mesela 7J ye 205 en fazla takmak lazım spor sürüş için. Ama 225 kadar takıyorlar.. 235 takan bile var.. Jeep in de janti dar ve lastiği muhtemelen xl veya rf deil. Yani yanaklar xtraload veya reinforced olsa, daha dayanıklı olur spor a.. Bakınız rx8 8J ye 225 lastik takıyor. Çok fazla bu.. Ama spor sürüş için gerekli.. Ayrıca dipnot : sürtünme alandan bağımsızdır. Makina mühendisliğinde yapılan en büyük hata.. Fs=k.N denkleminde alan yok. Alan artınca basınç değişir, kuvvet değişmez. Yani lastik tabanı arttırmak, sürtünme kuvvetini arttırmaz, azaltmaz, değiştirmez..

Bu da son halimiz, ürünü sökme takma 15-20 dakika aldı. Sağda solda herhangi bir deformasyon yok. Üstte ki hava kanallı plastikle birebir uyumlu yapılmış, hiç sırıtmıyor. Geri görüş kamerası hariç (takmadığım için), bütün fonksiyonlar çalışır durumda, direksiyondan komut dahil. İşlemci çok hızlı donma kasma 0. En çok hoşuma giden yanı da ses sistemindeki kalite & radyonun çekiş gücü, hoparlörleri de upgrade şart oldu. Cihaz ayarlarından imei numarasını aldım, bugün yarın da onun kaydını yaptıracağım. GPS anteni mıknatıslı yapılmış, yani cihazın üzerine lop diye oturdu. 4g antenlerinin birini 3m yapıştırıcı ile, soldan direksiyonla kadranın arasına aldım, torpidoyu delmek istemediğim için diğer anten ve usb potlarını ön yolcu ayak kısmının üzerinde ki plastiğe yerleştirdim, ayrıca sim kart girişi de burada, olur da hat değiştirmek gerekirse tekrar sök takla uğraşmıyayım diye. Wifinin çekiş gücü hariç şu an için olumsuz bir düşüncem yok.

Bence gönül eylemek değil. Atalarımızdan bize kalan: Elin boş gitme! olayı. .. RoboZen yolladı.

Focus ST çok iyi bu konuda. 82 ile bitiriyor. Mazda3' ten daha iyisini beklerdim açıkcası.

Çoğu fwd, rijit spor sert hatchback'in kesilir, Megane-Clio RS, Civic type r vb bir çok hatchback bunla bilinir, camiada ayak kaldırma diye de geçer. Genelde büyük ve ağır araçlarda şasi esnediği için kesilmez ama o lastikte bir tutuş olmadığı için bunun bir avantajı da olmaz, zira gövde zaten esnemiş ve süspansiyon geometrisi bozulmuştur. Bu arada testte arabanın gövde kontrolü, çevikliği, ESP'nin arabanın hızını kesmeden, öldürmeden yerinde müdahalesi tek kelimeyle harika. Gördüğüm en iyi geyik testi performanslarından biri, hızdan ziyade giriş çıkış arasındaki tutumu çok iyi.

Arkadaşlar ben açılan yere, siyah silikon çektim bir nebze eskisinden daha iyi oldu gözümü de rahatsız etmiyor.. yakın zamanda foto atarım saygılar...

Dyno hesaplaması aşağıdaki değişkenlerin çarpımı ile yapılır.. bunlar 1) tekerleğin yerdeki silindire uyguladığı döndürme kuvveti N cinsinden 2) tekerleğin dönme sayısı .. devir / dakika cinsinden 3) tekerlek çapı Metre cinsinden 4) Son dişli oranı birimsiz 5) dyno yapılırken takılı olan vitesin dişli oranı birimsiz 6) aktarma organlarında oluşan kaybın tahmini katsayısı.. birimsiz 7) 1,36 birimsiz.. (kw hp dönüştürme katsayısı 8 ) / 9550 devir /dakikayı radyana çevirmek içn formül ise şu şekilde hesaplana bilir.. 1 x 2 x 3 x 4 x 5 x 6 x 7 /8 = hp cinsinden kranktaki motor gücü bulunur.. bunun üzerine deniz seviyesinden yükseklik de göz önüne alınıp aşağıdaki gibi kabuller tahmini de olsa yapılabilr atmosferik motorlarda (1 -yükseklik(metre) /10000) e bölünmelidir çıkan güç.. bazı turbo motorlarda ise turbo basıncı bilinip turbo basıncı (bar) + (1 -yükseklik(metre) /10000) e bölünmelidir çıkan güç.. bir kısım turbo motorlarda ise servis manuelleri olmadan veya map sensöründen bilgi alınmadan doğru sonuç elde edilemez. bu sebeple türkiye şartlarında gerçeği yansıtan belki 1 belki 2 adet dyno ve personel vardır.. ötesi yalandır.. listeyi ben yazdım. gözden kaçanlar olabilir. takılmayın =)

Normal şartlarda dediğiniz çok doğru FAKAT lpg nin %30 civarı maddi kazancı olunca motor sağlığının hiçbir önemi kalmıyor. Motorun sıfırını servisten alıp takabilirsiniz çünkü motor da aracın bir parçası artık eskisi gibi çok fazla da önemsenilen bir bileşen değil. (bkz cla 180d => 1.5 dci) İngiltereden örnek vereyim; normal bildiğimiz bizim 1300 tl ye taktırdığımız atiker sistemin muadili bir sistem orada 2000 pound gibi bir rakama patlıyordu. (günümüzün parasıyla yaklaşık 9 bin) Çünkü LPG nin şartları ağır ve vergileri yüksek. Hatırlatırım bu ülke "temiz hava" politikasıyla LPG yi destekleyen(!) ülke. Ülkenin kraliçesinin arabasına lpg m takmışlardı neydi. Amerikada durum nedir orasını bilemem. Ben şunu bilirim Amerikalı tek kuruş kârı varsa hiç tehlike mehlike dinlemez takar aracına benzer veya daha ağır yasal uygulamalar muhtemelen orada da vardır diye düşünüyorum. Arkadaşlar da belirtmiş, ülkelerin yakıt tüketimi vergiler ve dolayısıyla maliyetlerle doğru orantılıdır. Ülkemizde LPG ucuz ve biz LPG tüketiyoruz. Ha bu arada daha önce de söylemiş olabilirim, skyactive motor direk enjeksiyon ve 14:1 sıkıştırma oranı ile teknik olarak lpg ile süper çalışır. Hele ateşleme sistemini de LPG ye uyarlasak tadından yenmez. Gücü biraz düşer ama verimlilik süper olur. Benim olsa 8 bin verip taktırır mıyım? Senede yaptığım km yi hesaplar servisten sıfır blok ücretini öğrenir hesap kitap yaparım.

@Tarahumara merhaba. Park sensörlerini modifiye anlamında ve diğer konularda İspanyada bir arkadaş oldukça fazla çalışma yapmış. Youtube kanalında bu çalışmalara yer vermiş incelemenizi tavsiye ederim. https://www.youtube.com/channel/UCAa8ylg0HgjL6BEUKRYNDPA

sorun kendini gizliyor şuan. çünkü havalar sıcak. soğuyunca tekrar başlayacak. zaten forumda şuan ses yok bununla ilgili. havalar ısındı.

Far camı açma konusunda en cok deneyim yaşayanlardan biri benim, aracı ilk aldığımda sağ ön camdan su giriyordu, birgün yağmurda kullanırken Xenon bozuldu baktık içine bayağı su girmiş alttaki Xenon devresinin o su içinde çalışması imkansız tabi. aylarca o şekilde dolaştım, cunku RX-8'te farı sökmek için ön tamponu sökmek gerekiyordu. Tamponu söktükten sonra tabi alelacele far tamiri yapılmaz, tamponu yerine taktım aylarca da öyle tek farla dolaştım ; ön camı zarar vermeden açması, temizlemesi, tekrar hangi malzeme ile geri yapıştırılması (yukarda en cok bahsi geçen şeylerden : ) ve tabi ki yeni Xenon devresi bulması alması falan aylar sürdü ancak sonuçta fabrikasyon temizliğinde oldu. Ön camı çıkartırken resimde görd ısı tabancası kullandım, ancak resimde görülmüyor lazerli sıcaklık ölçerle işlem yaptığım bölgelerin sıcaklığını ölçerek yaptım; cunku belli bir derece üstünde ısıtırsanız ön camın optik ve mukavemet yapısı bozulabilir. Ön camın orjinal yedek parca olarak satılmadığını bildiğimden o aşamada cok dikkatli hareket etmiştim. Resim, ön camı çıkarmayı başardıktan sonra cekildi fakat uçlarda kalan mastik veya her ne ise siyah şeyi temizlemek için doğal (selülözik) tiner alıp temizledim. Ön camın su almasına yol açan çatlağı arasına ince Japon sızdırarak yapıştırdım. Arkadaş, camı içerden tutma buğu önleyici falan var demiş ancak benim durumda Xenon devresi yandığı için suda kızıl bir pas karışmıştı ve cama arkadan onun kiri yapışmıştı yani içerden ellememek gibi bir seceneğim yoktu. İç kısmını doğal (mercan) süngeri ile ve doğal (jöle şeklinde) arap sabunu ile : ) temizledim, pırıl pırıl oldu. En önemli konu geri takarken hangi yapıştırıcı kullanılacağı. Far camı açan tamircinin mantığı şudur: Öyle bir yapıştırıcıyla kapatayım ki, kesinlikle su almasın. Nitekim önceki bakımı yapan kişi, mastik veya kaporta macunu gibi birşeyle kapatmıştı kemik gibi sertleşmişti, ısı tabancası ile güç bela eritip çıkarabilmiştim (bu arada 3M 'in burnu kapatan gaz maskesinden de aldım işlem esnasında zehirlenmemek için) o yüzden daha hafif siklet sızdırmazlık silikonu kullanmaya karar verdim. Bauhaus ya da Koçtaş gibi yerlere uğradım reyon reyon dolaştım, görevlilere bayağı bir sordum, kahverenkli (adını şu anda unuttum) bir sızdırmazlık silikonu aldım. Kuruduğu zaman cok esnek oluyordu ve elinle cektiğin zaman da kolayca çıkıyordu Yani öncamı tekrar sökmem gerekirse çok uğraştırmayacak birşeydi. (silikonu itlemek için silikon tabancası da almıştım) onunla dikkatlice yapıştırdım. Bu şekilde far bir daha hiç su almadı. Yağmurda pek çıkmıyorum araç alttan çamur almasın diye o yüzden far yağmurda cok kalmadı ancak aracı yıkarken biraz da deneme babında suyu fara da sıkıyorum en ufak su almadı, buhar bile yapmadı. Far bakımında tavsiyem, herşeyini kendiniz yapmanız. Bu iş için aldığım ekipmanları sonradan başka işlerde de kullandım, yani demirbaş açısından da iyi. Ön camı sökmek için fırına koyup ısıtma veya kaynar sıcaklıktaki suya batırma gibi de yöntemler var ancak onları uygulamadım, resimde görülen Xenon mercek farın içinde; yüksek ısıdan kalıcı bozulabilir deniliyordu. Xenon devreyi de bir Toyota'dan çıkma buldum, birebir uyumluydu.

Klima kapalı devre sistemdir. Teorik olarak basınç kaybı demek kaçak demektir. Hele ki 2015 araç. Hiç kullanma yinede zararı olmaz kısa zamanda. Ayrıca klima sistemleri üfleme derecesi çoğu markada 1-2 derece farkla aynıdır. Soğuk hissedilmeyen klima sorunlu demektir.

Herşeyi ucuza alıp pahalı satmaya çalışma kafası işte.Benim aracımın ön tampon ufak bir çizik yüzünden mazda servisinde boyandı,ne oldu şimdi değeri mi düşecek?Sanki elime sprey boya alıp otoparkta boyadım.Saçma sapan işler.