Forumda Ara

Sevgili MazdaClubTR üyeleri, İsmim Soner Ünlüer. Kendime ait otomobiller ile ilgili yazılar yazdığım ve çeşitli firmaların araçların testleri yapıp yayınladığım bir blogum mevcut. Sizinle bu yazılarımı paylaşmak isterim. Forumda bu tarz yazıların paylaşılabileceğini tahmin ediyorum. VW firmasının D segmentinde yer verdiği modeli Passat 2015 yılına girmeden önce makyajlanmak yerine tamamen yeni bir tasarım felsefesi ile yeniden şekillendirilmiş olarak karşımıza çıktı. Araç genel olarak bir önceki nesil Passat ile çokta benzerlik göstermiyor. Ancak VW firmasında görmeye alıştığımız bazı detaylarda araçta kendini bellie ediyor. Neyse bu kadar lafı uzatmadan araçtaki benzerlik ve farklılıklardan bahsedeyim. Geçen yıl içerisinde bir önceki nesil Passat'ı test etme etme fırsatım olmuştu. Aslında benim için birazda Passat'ın karakteristik özelliklerine bir aşinalık durumu söz konusu diyebiliriz. Eğer bir önceki nesil Passat hakkındaki görüşlerimi merak ediyorsanız Passat test yazıma buradan ulaşabilirsiniz. Yeni nesil Passat'ı ise lansman sonrasında ilk defa kullanlardan birisi de ben oldum. Az öncede belirttiğim gibi bir önceki neslini test ettiğim için yeni Passat' ta da benzerlikleri ortaya çıkarmaya çalıştım. Fakat iki nesil arasında sadece iç mekanda kullanılan birkaç malzeme dışında bir farklılık söz konusu olduğunu farkettim. Ama değişmeyen bir özellik vardı o da konfordu. Bence her iki nesilde de değişmeyen karakteristik özellik: konfor ve rahat hissettiren bir iç mekana sahip olması. Tasarım anlayışı ise önceki neslinde de olduğu gibi sert detaylarla etkileyici görünüyor. Ön kısımda far grubu daha keskin çizgilere sahip hale gelmiş ancak keskin çizgiler köşeli hatlarla birleşince ortaya dolgun bir far yapısı çıkmış. Genel olarak ön tasarımda keskin ve sert hatlar görülsede aynı şeyleri arka tasarım içinde söylesem yanlış olmaz diye düşünüyorum. Arka tasarımda da stop grubunun yapısıda gayet sert ve keskin çizgilere sahip. Burada kullanılan led aydınlatma sayesinde keskin çizgiler kendini daha da belli ediyor. Peki iç mekanda ne gibi değişikler var ? Aslında bir önceki nesline oranla değişiklikler görüyoruz. İlk olarak benzerlik gösteren malzemelerden bahsetmek istiyorum. Gösterge tablosu, klima ünitesi, multimedia ekranı ve bir önceki neslindede yer alan analog saat değişmeyen malzemeler arasında olduğunu görüyoruz. Ancak kokpitin tasarımı elden geçirilerek ön kısımda daha derin bir yapıya ulaşmış. Bu derin kokpit nedeniyle aracın ön kısmının nerede bittiğini kestirmek güç. Özellikle iç mekanda dikkatimi çeken bir diğer nokta ise sürücü tarafındaki a sütunun yapısı nedeniyle dönüşlerde biraz görüş açısı kısıtlı kalıyor. Aracın birazda teknik verileri ve motor seçeneklerinden bahsetmek istiyorum. Yenilenen tasarımı ile birlikte Passat'ta motor seçeneklerinde de bir değişim olmuş. Bu motor seçenekleri ise şu şekilde; 1.4 TSI BMT (Blue Motion Technology) 125 PS Manuel, 1.4 TSI BMT ACT 150 PS Manuel, 1.6 TDI BMT 120 PS Manuel ya da DSG, 2.0 TDI BMT 150 PS DSG, 2.0 TDI SCR BMT 190 PS DSG olarak belirlenmiş. Test aracım ise 1.4 TSI BMT 125 PS Manuel ve Comfortline donanımına sahip olan versiyonuydu. Aracın performansı gayet yeterliydi ve yaklaşık 1370 kg olan ağırlığına rağmen aracı taşımakta zorlanmadı. Fren performansı açısından ise herhangi olumsuz bir durum yaşamadım ve sınıfı içeresindeki belirlenen mesafede araç güvenli bir şekilde durabildi. Aracın beni etkileyen en önemli kısmı ise aracın konfor ve yol tutuş karakteri oldu. Sertliği iyi ayarlanmış olan süspansiyon sistemi bozuk zeminlerde bile konforlu bir sürüş sunarken aynı zamanda da yol tutuş anlamında kendini gösteriyor. Aracın satış fiyatı ise 1.4 TSI BMT 125 PS Trendline 70.900 TL den başlıyor ve en pahalı versiyonu ise 2.0 TDI SCR BMT 190 PS DSG Highline 167.300 TL den başlıyor. Son olarak, Passat her nesliyle kendinden söz ettirmiş bir model oldu. Artan kalite algısıyla birlikte Passat sanki kendini daha üstlerde görmek istiyor gibi. Yazıma aşağıdaki link vasıta İle ulaşabilirsiniz. Link: http://otolimit.blogspot.com.tr/2015/01/snfnda-isler-karsabilir.html?m=0#more Yazar: Soner Ünlüer